Amirini şikayet eden polis güçleri memuruna ukubet verilir mi?

Danıştay, amirini şikayet fail polis güçleri memuruna sunulan düzen bağı cezasını halel etti.

İstanbul’bile yaşanan ayrımsız olayda, polis memuru, apayrı birimlerde görevlendirilmesini sağlayan güvenlik amirin şikayet etmiştir. Şikayet sonrasın birlikte emir üzerine sormaca açılmış ve soruşturma sonucunda “Ukubet Tayinine Mevki Olmadığı” yönünde değişmeyen verilmiştir. Bu değişmeyen üzerine şikayetçiye “nahak yere şikayet etttiği” gerekçesiyle 3 günce mahiye kesim cezası verilmiştir.

Dosyayı mülaki Danıştay 12. Dairesi, mir üzerine Savcılığın düzenlediği iddianameye özen çekerek, Savcılığın görevi kötüye kullanmadan kıran savca düzenlemesini büyük bulmuş ve şikayet hakkının düzen bağı cezası verilerek engellenmemesi gerektiğini vurgulamıştır.

İŞTE DURUŞMA KARARI

T.C.

DANIŞTAY

12. DAİRE BAŞKANLIĞI

ANNE NO: 2009/9102

DEĞIŞMEYEN NO : 2013/8032

DEĞIŞMEYEN TARİHİ. 12/11/2013

ÖZET: Davacının, yasalarla kendisine tanınan şikayet hakkını buyurmak aracılığıyla şikayet dilekçesi vermesinde, ilgiliyi nahak yere yere şikayet söylemek maksadı bulunmadığından, şikayet hakkının etkin bir şekilde kullanılmasını engelleyecek şekilde disiplin cezası ile cezalandırılmayacağı için.

Temyiz İsteminde Kâin(Müddei) :…

Vekili : Av….

Cebin Yan (Mahkemeli) : Diyarbakır Valiliği

Onikinci Daire

KAPAT X

İstemin Özeti : Diyarbakır 2. İdare Mahkemesince verilen 13/07/2009 devir ve E:2008/1492; K:2009/1535 basit kararın, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti: İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Istikşaf Hakimi: Safiye Tevazulu

Düşüncesi: İdare Mahkemesince verilen değişmeyen ve dayandığı gerekçe hususiyet ve usule uygun bulunmadığından bozulması gerektiği düşünülmüştür.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hükümranlık veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği düşünüldü:

Dava; Diyarbakır İl Inanma Müdürlüğü’nde polis memuru yerine görev eden davacının, Güvenlik Örgütü Sıkı Düzen Tüzüğü’nün 6/A-9 maddesi layıkıyla ve ayrımsız zir ceza uygulanmak yoluyla “3 günlük mahiye kesimi” cezası ile cezalandırılmasına ilgilendiren 13.03.2008 tarih ve 52 dar Diyarbakır Valiliği İl Sıkı Düzen Oturmuş kararının iptali istemiyle açılmıştır.

İdare Mahkemesince; davacının üstelik aralarında bulunduğu polis memurlarının Inanma Amiri…’den şikayetçi olmaları dolayısıyla bu yaşama üzerine sormaca açıldığı, sormaca sonucunda amir üzerine ukubet tayinine mahal olmadığı sonucuna varıldığı, adı güzeşte bey eliyle yapılan şikayet sonucu açılan anket sonucunda ise söz konusu şikayetlerin dayanaksız olduğu ve davacının ve diğer polis güçleri şikayetçi polis güçleri memurlarının amirlerini nahak yere yere şikayet ettikleri kanaatine varılarak sevgili konusu işlemin yapı edildiğinin anlaşıldığı, söz konusu soruşturma raporlarının incelenmesinden, dava konusu işlemde hukuka mugayeret bulunmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Savlayıcı eliyle, Duruşma kararının hukuka çapraz olduğu gelecek sürülerek temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.

Güven Örgütü Disiplin Tüzüğü’nün 6/A-9. maddesinde “Astlarını, bir rütbedeki arkadaşlarını, üstlerini ya bile amirlerini nahak yere şikayet söylemek” suçu 4 kamer gelişmemiş sürekli tevkif cezasını gerektiren fiil ve eylemler arasında sayılmış, 15. maddesinde ise; “Kararın verildiği güne büyüklüğünde esbak hizmetleri olumlu ve sicilleri bol olan memurlara bu Tüzükte gösterilen cezanın benzeri kademe aşağısı uygulanabilir.” hükmüne düzlük verilmiştir.

Dosyanın incelenmesinden; davacının de aralarında bulunduğu polis güçleri memurlarının Trafik Bakı Şube Müdürlüğü emrinde memur iken apayrı birimlerde görevlendirilmeleri konusunda kendilerinin atanmasından mesul tuttukları Güven Amiri …’den şikayetçi olmaları nedeniyle amirleri için anket açıldığı ve soruşturma sonucunda “Ceza Tayinine Yöre Olmadığı” yönünde karar verildiği, tıpkısı zamanda Diyarbakır 5. Esas Ukubet Mahkemesi’nin 2007/49 temel mahdut dosyasında … için görevi kötüye gidermek suçlaması ile dava açıldığı, yargılama sonucu sâdır aklanma kararının Yargıtay tarafından onandığı görülmektedir.

Seçkin ne kadar…, için yapılan usa vurma sonucu beraat etmiş ise da; savcılıkça kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmeksizin ülkü açılması üzere tam tanıt olduğu sonucuna varılarak ceza davasının açıldığı ve davacının verdiği şikayet dilekçesinde, yanlışlık atfetme ika kastı olan yahut taşlama içeren ibarelere meydan vermediği görülmüş olup, aynı haksızlığa uğradığını içten kendisine fikren şikayet hakkını kullandığı sonucuna varılan davacının, şikayet dilekçesi konusunda sicil amiri hakkında yapılan inceleme neticesinde “Ceza Tayinine Yer Olmadığına” değişmeyen verilmesinin bir tane başına davacının üstlerini haksız yere şikayet söylemek suçunu işlediği savıyla cezalandırılmasını gerektirmediği açıktır.

Bu durumda; davacının yasalarla kendisine maruf şikayet hakkını kullanmak suretiyle şikayet dilekçesi vermesinde, ilgiliyi haksız yere şikayet demek maksadının bulunmadığı anlaşıldığından, davacının şikayet hakkının hareketli tıpkısı şekilde kullanılmasını engelleyecek şekilde sıkı düzen cezası ile cezalandırılmasına ilişkin sevgili konusu işlemde hukuka uyarlık, davanın reddi amacında verilen İdare Mahkemesi kararında ise hukuki derkenar bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulü ile Murafaa kararının bozulmasına, yeniden tıpkı karar kazanmak için dosyanın İdare Mahkemesine gönderilmesine, bu kararın deklarasyon tarihini izleyen 15 (onbeş) dönüş içerisinde kararın düzeltilmesi yolu kemiksiz atılmak amacıyla 12/11/2013 tarihinde oybirliği ile değişmeyen verildi.

Share: