Tedris görevliliğinde iki asıl heykel… ‘Ders veren’ ve ‘uygulamalı birim’

Yasalı düzenlemeler sonucunda tedrisat görevliliğinde iki ayrımlı görev unvanı doğdu…

!

Bilindiği üzere, 06 Mart 2018 tarihinde Resmi Gazete’birlikte yayımlanan 7100 basit Yükseköğretim Kanunu İle Kâh Kanun ve Kanun Mesabesinde Kararnamelerde Başkalık Yapılması Hakkında Kanunda yapılan düzenlemeler ile gelişigüzel üniversitelerde Ehlivukuf, Kurgu ve Terbiye-Talim Planlamacısı kadroları yürürlükten kaldırıldı.

Halihazırda bu kadrolarda görev yapmakta olanlar ise; anılan kanunun 30 uncu maddesi ile “ÖĞRETİM GÖREVLİSİ” kadrolarına apayrı benzeri işleme icap kalmaksızın atanmış sayıldılar.

Öte yandan, 2547 sınırlanmış Yükseköğretim Kanununun 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrası da anılan kanunun 8 inci maddesiyle tümden değiştirildi. Bakir düzenlemede; “akademisyen, kadrosunun bulunduğu yükseköğretim birimi ile ilişkin olmaksızın ve gerekseme bulunması halinde vazifeli olduğu yükseköğretim kurumunda haftada minimal on saat öğüt vermekle yükümlüdür. öğretim görevlisi ise haftada minimum on iki saat öğüt vermekle yükümlüdür. FAKAT YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARININ UYGULAMALI BİRİMLERİNDE GÖREV YAPACAK OLAN ÖĞRETİM GÖREVLİLERİ İÇİN DERS YÜKÜ ARANMAZ VE BUNLARA DERS ÜCRETİ ÖDENMEZ. Doktora çalışmalarını sükse ile tamamlamış, tıpta, diş hekimliğinde, eczacılıkta ve veteriner hekimlikte eksperlik unvanını yahut Üniversitelerarası Kurulun önerisi konusunda Yükseköğretim Kurulunca tayin edilen belli laf dallarının birinde yeterlilik kazanmış olan araştırı görevlilerine talepleri üzerine ve üniversite yönetim kurulunun uygun görmesi halinde öğüt görevi verilebilir. Bu şekilde öğüt görevi verilen araştırı görevlilerine haftada on iki saati aşan ders görevleri amacıyla haftada on saate büyüklüğünde 2914 sayılı Kanunun 11 inci maddesinde düzlük düz esaslar çerçevesinde talim görevlileri için sınırlı olan ek öğüt ücreti, semptom rakamı üzerinden melfuf ders ücreti ile sınav ücreti ödenir” ifadesi düzlük almaktadır.

Gayrı taraftan, 7100 dar Kanunun 34 üncü maddesinin 2 nci fıkrası ile halen uzman, açar ve eğitim-talim planlamacısı kadrolarında olanların öğretim yardımcısı olması sebebiyle bozuk görevlerine bitmeme etmeleri ve bu kişilere öğüt görevi verilmemesi üstelik egemenlik altına alındı.

Yapılan bu mevzuat değişiklikleri sonucunda; yükseköğretim kurumlarında Öğretim Görevlisi (Ibret Veren) ve Öğretim Görevlisi (Kılgılı Vahit) atılmak için aynı kol unvanı üzerinden iki değişik fariza tanımı doğmuş oldu.

Bu ayrımlılık sonucu; Üniversiteler yoluyla sunulan akademik personel gurur ilanlarında kişilerin başvuru öncesinde bilgelik sahibi olmaları için kadrolara dair açıklamalarda tedrisat görevlilerinin hangi hizmeti çevirmek amacıyla atanacakları yazılmaktadır.

Zımnında, bu kadrolara başvuracak adayların öncelikle tedrisat görevlisinin öğüt vermek üzere istihdam edilen ayrımsız kol mu yoksa yükseköğretim kurumuna sınırlı değme uygulama biriminde çalışacak öğretim görevlisi kadrosu mu olduğuna çok ilgi etmeleri gerekiyor !

Antrparantez, ara sıra ilanlarda küşade hangi birimde istihdam edileceği yazılmaması halinde ait yükseköğretim kurumu ile birebir görüşerek öğretim yardımcısı kadrosuna atanacakların hangi fariza ve sorumluluklara erbap olacağını öğrenmelerinde fayda bulunmaktadır.

aksi takdirde, atanmaya doğruluk kazanmanız halinde ders vermek hayaliyle gittiğiniz üniversitede değişik bir görev tanımı ile yüz yüze kalabilirsiniz…

Bizden söylemesi !

Yavuz Harbi KAPLAN

Share: