‘Ä°lk 6 ayda 226 sağlık çalışanı şiddete maruz kaldı’

Genel Başkoku Eli Açık Durmuş: Herhangi Bir 4 sağlık çalışanından biri fiziki şiddete, herhangi bir 10 sağlık çalışanından 7’si psikolojik/sözel şiddete maruz kalmaktadır

Sağlık ve Sosyal Bakım Çalışanları Sendikası (Sağlık-Sen) Genel Başkanı Alicenap Durmuş, bu yılın önceki 6 ayında 136 şiddet olayı yaşandığını, 226 sağlık çalışanının şiddete maruz kaldığını belirtti.

Durmuş, Memur-Sen Genel Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında, Sağlık-Sen Stratejik Araştırmalar Merkezi (SASAM) tarafından hazırlanan “Sağlıkta Şiddet Araştırması”nın sonuçlarını açıkladı.

Şiddetin sağlık sistemini tehdit ettiğine dikkati çeken Durmuş, şiddetin doktorundan hemşiresine, 112 çalışanından teknikerine branş ayrımı yapmadan tüm sağlık çalışanlarının mesleki ve sosyal yaşamlarını zıt etkilediğkayınbirader söyledi.

Bıçaktan silaha, sandalyeden testereye, oraktan kolonya şişesine, akla gelebilecek seçkin aletin şiddet aracı adına kullanılabildiğine aksan işleyen Durmuş, şöyle bitmeme etti:

“en üst mayıs ayında sağlıkta şiddet suçu fihrist suçları kapsamına sokuldu. Geçtiğimiz yıllarda birlikte caydırma amaçlı yasalı düzenlemeler yapılmıştı. Ne yazık kim tüm bu düzenlemelere rağmen şiddet artarak bitmeme ediyor. Bu de girmek oluyor kim kanuni düzenlemeler sorunun çözümüne yetmiyor. Çünkü dava çok yönlü olduğu kabil çok boyutlu da. Böyle olduğu içmağara de sağlık emekçilerinin fert güvenliği riziko altında olmaya devam ediyor.

Sağlık-Sen değme ay ‘Sağlıkta Şiddet Raporu’ yayınlıyor. Bu verilere göre, ülkemizde 2022 yılının ilk 6 ayında 136 şiddet olayı yaşandı. 234 saldırgan tarafından gerçekleştirilen olaylarda 226 sağlık emekçisi şiddetin kurbanı oldu. Elbette bu rakamlar bizim tayin edebildiklerimiz, gerçek safiha bu verilerden çok daha fazla.”

Konya’üstelik hekim Ekrem Karakaya’nın görevi başında katledilmesinin ardından bazı sayrılarevi girişlerinde güvenlik önlemlerinin artırıldığına işaret eden Durmuş, “Geç kalınmış bu adımın, ülke genelinde acilen yaygınlaştırılmasını kâm ediyoruz. Sağlık merkezlerinin öğün geçen hanı, sağlık çalışanlarının dahi iyesiz olmadığı tümce tarafından bilinmeli, herkese gösterilmelidir.” değerlendirmesini yaptı.

Durmuş, SASAM’ın araştırmayı 2 bin 124 sağlık çalışanı ile gerçekleştirdiğini belirterek, katılımcıların çalışma özellikleri incelendiğinde sağlık çalışanlarının yüzde 58’inin 40 ile 60 saat arasında çalıştığının görüldüğünü anlattı. Bunun normal tıpkı memurun haftalık çalışma saati olan 40 saatin üzerinde olduğuna işaret eden Durmuş, çalışanların nöbet yüklerinin fazlalığına bile dikkati çekti.

Araştırmaya göre, sağlık çalışanlarının yüzde 82’sinin iş yerlerinde şiddetle karşılaşma üstüne endişe yaşadığını anlatan Durmuş, şöyle konuştuh:

“Bu oldukça büyük tıpkı celal ve aynı zamanda alarm zillerinin çalmasına hastalık olacak büyük bir tehdittir. Katılımcıların yüzde 71’i elan önce çalışma arkadaşlarının şiddete maruz kaldığına tanıklık etmişlerdir. Yani şiddet, çalışanlar içmağara hayali aynı anlatım değildir. Iz hayatı süresince en beş altı tıpkı misil rastgele şiddet türüne maruz kaldığını belirtenlerin oranı ise yüzde 67’dir. Sağlıkta fiziki şiddetin oluş bulma oranı yüzde 25, ruh bilimsel/sözel şiddetin gerçekleşme oranı de yüzde 66’dır. Gerisi farklı şiddet türlerine giriyor. Bu da emretmek oluyor kim seçkin 4 sağlık çalışanından biri fiziksel şiddete, gelişigüzel 10 sağlık çalışanından 7’si ruh bilimsel/sözel şiddete maruz kalmaktadır.”

– “Şiddetin yüzde 48’i tutkun ve rahatsız yakınlarından”

Araştırmaya göre, sağlık çalışanlarının hoppadak yüzde 9’unun çalıştıkları kurumdaki güvenlik önlemlerini yeterli bulduğunu bildiren Durmuş, ankete katılanların, şiddetin yüzde 48’inin rahatsız ve pestil yakınları tarafından gerçekleştirildiğini bildirdiğkayınbirader aktardı.

Sağlık-Sen Umumi Başkanı Verimli Durmuş, şunları söyledi:

“Katılımcılar, şiddet olayının yüzde 57’sinin mesai saatlerinde, yüzde 40’ının nöbet esnasında, yüzde 2’sinin ise mücahede saati dışında gerçekleştiğkayınbirader kaydediyor. Şiddetin sunma çok gerçekleştiği yerler öncelikle olarak müstacel servisler, akabinde hastane koridorları, elan sonraları bile polikliniklerdir. Yani yoğunluğun arz aşkın olduğu yerler. Şiddet meydana geldiğinde sağlık çalışanlarının yüzde 53’ü ‘Şiddet esnasında şiddeti uygulayan kişi ile ilgileniyordum.’ cevabını veriyor. Yüzde 34’ü ise ‘Başka ayrımsız hastayla ilgileniyordum.’ diyor. Katılımcıların yarısından çoğunun şiddete uğradığı esnada şiddeti gerçekleştiren kişege otama/bakım sunuyor olması manidardır.”

KAPAT X

Durmuş, gelişigüzel şiddet türüne maruz kaldığını tamlayan katılımcıların yalnızca yüzde 35’inin yaşadıkları olayı ifade ettiğini belirterek, yaşanan tüm şiddet olaylarının ifade edilmesinin önemine işaret etti.

Yaşanan şiddet olaylarının, sağlık çalışanlarının psikolojisini ve iş performansını etkilediğini vurgulayan Durmuş, “Görüngü sonrası sağlık çalışanlarının yüzde 52’si psikolojilerinin bozulmuş olduğunu tabir ediyor. bununla birlikte iş performansının etkilendiğini belirtenlerin oranı ise yüzde 34. Yani bozulan psikolojiyle görevlerini yapmaya bitmeme ediyorlar.” bilgisini verdi.

Kovid-19 salgını döneminde yaşanan sağlıkta şiddet olaylarını hatırlatan Durmuş, “Sağlık çalışanlarının yüzde 64’ü salgın döneminde sağlıkta şiddet olaylarının arttığını, yüzde 31’i ise salgın öncesine göre her değişiklik olmadığını rapor ediyor.” dedi.

Durmuş, sağlık çalışanlarının şiddeti önlemeye yönelik, güvenlik önlemlerinin artırılması, caydırıcı cezalar verilmesi, iletişim araçları ile iş birliği yapılması, istihdam sağlanması, çalışma koşullarının düzeltilmesi, bütün büsbütün sıkıntıların giderilmesi, eğitimler verilmesi yönünde talebinin olduğunu aktardı.

Durmuş, şunları kaydetti:

“Sağlıkta şiddeti bütün anlamıyla ortadan kaldırmak mümkün olmasa dahi, kararlı çözüm adımlarıyla büyük ölçüde düşürmek mümkündür. Araştırma bulgularından dahi anlaşılacağı kadar katılımcılar şiddeti önlemeye yönelik yegâne benzeri konu üzerinde durmamış, birden çok çözüm önerisini araştırma kapsamında paylaşmışlardır. Bu anlamda alınacak tedbirlerin eş zamanlı olması ile sağlıkta yaşanan şiddetin önlenmesinde çok elan deli dolu olacaktır. Sistemde yapılacak değişiklikler, kademeli istihdam artışları, eğitimler verilmesi, toplumda duyarlılık artırıcı çalışmalara düz verilmesi ve medyanın şiddet olaylarına ilişamaç veri dilinin özendirici olmaması kısa vadede etkisini gösterecektir. Bunun yanında yaşanan olayların failleriyle ilgilendiren, adli mercilerin müsamahakar davranmaması üstelik oldukça önemlidir.”

– “Acillerdeki yoğunluğu önlemek amacıyla züğürt yakınlarının girişi sınırlandırılmalıdır”

Ehliyetli istihdam sağlanarak çalışma süreleri ve nöbet sıklıklarının düşürülmesi gerektiğkayınbirader tamlayan Durmuş, şu bilgileri aktardı:

“Hastaya yeterli ant ayırması yoluyla tüm sağlık çalışanlarının iş yükü azaltılmalıdır. Ä°stihdamla iş yükünün azalacağı ve hizmet kalitesinin artacağı unutulmamalıdır. Şiddetin görülme sıklığı ve tipinin çalışıulan birime göre farklılık gösterdiği göz önüne alınarak, başta şifahane ivedi servisleri olmak üzere, riskli birimlerde güvenlik önlemleri sıkılaştırılmalıdır. Bu kabil yerlerde uygulayım bilimi odaklı güvenlik mekanizmalarına saha verilmelidir. Acillerdeki yoğunluğu önlemek amacıyla tutkun yakınlarının girişi sınırlandırılmalıdır. Hem herhangi bir kesimden vatandaşın faydalanabilmesi hem de randevu aralıklarının uzatılması amacıyla elektronik termin sistemi, branşa ve hastaneye göre rötuşlu edilmelidir. Küçük yaşlardan itibaren sağlık okuryazarlığının artırılması içmağara çalışmalar başlatılmalıdır.”

Sağlıkta şiddeti sıfırlamanın mümkün olmadığını, ancak minimize edilebileceğini vurgulayan Durmuş, “Yapılması müstelzim çözüm yolundaki adımlara aynı an önce başlanmalıdır. Öbür türlü şiddet bulutunun karanlığı her geçen gün artıyor. Bu uzanım karşısında sağlık çalışanları korkuyor, içe kapanıyor ve mesleklerine olan içtihatları azalıyor.” dedi.

Bonkör Durmuş, şiddetin önlenmesine yönelik bu adımlar atıldığında, vatandaş meseleye sahip çıktığında, toplumsal duyarlılık gösterildiğinde sağlıkta şiddetin kökünün kazınacağına inandığını kaydetti.

Share: