İzmir’de “100. Yıla Akilane Cumhuriyet Altını ve Laiklik” Söyleşisi Yapıldı. Özgür Hususi: “100 Sene Öncesi ile Benzer Durumdayız”

Vukuf: ABDULLAH ÇELEBİ- Alıcı: KERİM TASAVVUR

İzmir’birlikte Karabağlar Belediyesi yoluyla düzenlenen “100. Yıla Akıllıcasına Cumhuriyet ve Laiklik” söyleşisine eski CHP Genel Başkanı, gazeteci Altan Öymen, CHP Umumi Komutan Yardımcısı Iye Ağbaba, CHP Grup Başkanvekili Bağımsız Milletvekili Özel ve ilahiyatçı yazar İhsan Eliaçık katıldı. Mutlak Özel, Cumhuriyet Altını’in kuruluş yıllarını anımsattı ve ” Türkiye’nin tıpkı fabrikası yoktu. Bilcümle fabrikalar kuruldu, demin ise bütünü özelleştirildi. Sonradan birileri eliyle bilerek yıpratıldı ve itibarsızlaştırılarak aracısız çıkarıldı. 100 yıl öncesi ile eş durumdayız. Demincek ise çok bulunmaz tıpkısı ayrım ve kavşağa yaklaşıyoruz” dedi.

İzmir Karabağlar Belediyesi’nin düzenlediği, “100. Yıla Akıllıcasına Cumhuriyet Altını ve Laiklik” mevzulu söyleşi zaman Kader Kenter Firez ve Konferans Merkezi’nde yapıldı. Söyleşiye, bozuk CHP Genel Başkanı, gazeteci Öymen, CHP Genel Başbuğ Yardımcısı Ağbaba, CHP Grup Başkanvekili Hususi ve tanrı bilimci Eliaçık dil cambazı olarak katıldı.

Yurttaşların dahi rabıt gösterdiği söyleşiyi CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, Karabağlar Şehremini Muhittin Selvitopu, Bornova Belediye Başkanı Mustafa İduğ, Güzelbahçe Belediye Başkanı Mustafa İnce, çarkıt İzmir Büyükşehir Belediye Reisi Aziz Kocaoğlu, CHP İzmir milletvekilleri Tacettin Belen, Amor Erdan Kılıç, Atila Sertel ile Özcan Purçu dahi izleme etti.

SELVİTOPU: CUMHURİYET MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’TÜR

Karabağlar Belediye Reisi Muhittin Selvitopu konuşma öncesinde şunları söyledi:

“Cumhuriyetin bu sene 99. yılını kutlayacağız. Hele serencam günlerde cumhuriyetle ilgilendiren biliyorsunuz kamuoyunda değişik değerlendirmeleri olanlar var. Şurası yorumlamak istiyorum. Cumhuriyet öncelikle garp emperyalizmine cebin kazanılan zaferdir. Bunu tek zaman unutmamak gerekir. Cumhuriyet Altını tarihi bilakis çevirmiştir. Sevr bozma edilmiş ve Lozan ile cumhuriyet altını yeniden kendini mensur etmiştir. Cumhuriyet Altını sosyal panel hesaplı, kültürel dönüşümdür. Bunu üstelik çok bol anlamamız gerekir. Hele ümmetçi ayrımsız cemiyet yapısından, modern millî tıpkı rejim şeklini almıştır. Yerey ağalarının, ilmek adamlarının egemenliğinde köleleştirilmiş toplumdan çağcıl tıpkısı ihtişam yaratılmıştır. Cumhuriyet takkadak toplumu değil, bireyi bile bağımsızlaştıran tıpkısı özgürleşmedir. Cumhuriyet Altını kadın özgürlüğüdür, çağdaş eğitimdir, sevgidir, dostluktur, insanlıktır, barıştır. Cumhuriyet Gazi Mustafa Eksiksizlik Atatürk’tür.”

VELİ AĞBABA: ATATÜRK’E BORÇLUYUZ

Söyleşinin moderatörlüğünü işleyen Ege Ağbaba cumhuriyetin önemine dikkat çekerek şöyle konuştu:

“Cumhuriyetin kuruluşu dünyadaki bir nice ülkeye özgürlüğünü kazandıran ayrımsız harekettir. O zaman kıraat yemeni oranı bağan. Zaman cumhuriyetin bilcümle değerlerine saldırıyla alın karşıyayız. Onların hocaları Fesli Kadir’ler, Vahdettin’ler. ‘Keşke Palikarya kazansın’ diyen, Atatürk’ün annesi ile ait ağza alınmayacak hakaretler özne birisi. Türkiye temas şeye karşın İslam ülkeleri ortada feraset savaşları yaşamadı. Türkiye halen iç barışını koruyabiliyorsa, Suriye, Irak, Sudan, Tunus, Libya değilse bunu laikliğimize, cumhuriyetimize borçluyuz. Kızlarımız kul pazarlarında satılmıyorsa, insanların mezhebinden çevre ciğerleri yenmiyorsa, kadınlar türban takmadığı üzere öldürülmüyorsa bunu laikliğe borçluyuz. Bunu bu toprakların yetiştirdiği genişlik iri ihtilalci Atatürk’e borçluyuz.”

“HARF DEVRİMİ İSABETLİ OLDU”

Bozuk CHP Genel Başkanı, gazeteci ve edip Altan Öymen, cumhuriyetin ilk yıllarından bu yana yaşanan süreçle ilgili kıymetlendirme yaparken şunları kaydetti:

“Cumhuriyetin ilanına yetişemedim. 1932 benim doğum yılım. Ailemde hızla derakap sistem öğretmendir benden başka. Muallimlik cazip bire bir meslekti. Babam milletvekilliği bile yaptı. Beni bile yanında götürürdü. Çok nazik aynı hizip okuma barı bilmiyordu. Tezkere okuturlar, punt bulurlarsa iki satır yazıver derlerdi. O bölüm çocuklar eskimemiş yazıyla haşır neşir oldukları için tez öğrenmişler. O zamandan bu zamana gelmişiz. Eski yazıya hırslı tatmak emniyetsiz tıpkısı molekül. Bir Vakitler ailemin üstelik çoğu bozuk yazıyla öğür. ‘Aman bizim alfabe gitti’ diyen incelmemiş. Deminden geriye dönüp baktığımız devir ne kadar isabetli olmuş. Elektronik Beyin çağındayız. Birçok özdek Latin harfleriydi. Bunun Gündüz Feneri harfleri öğrenmiş olanlar bunun sıkıntısını çekiyorlar. Zenci harfleri kullananların, Uzak Doğu’daki Çin üzere ülkelerin yaşadığı sıkıntıyı Türkiye çekmedi. Kağıt seçmek zordu. İlkokulda bizim defterlerimizin kağıtları sarıydı. Kalemler böyle mermi kabilinden yazmazdı. Çok bassan kağıdı yırtardı. Bu sıkıntıları çektik. 1930’lardan itibaren fabrikalılaşma başladı. İzmit’teki kağıt fabrikası bütünleşmiş tıpkı tesisti. Bilahare o fabrikaların sayısı 9’a yükseldi. Şu an hiçbiri kalmadı, çalışanı bilmiyorum. Muhtacız. Yemeden Içmeden kağıda değil, şekere dahi muhtacız. Ne akla geliyorsa. Sümerbank kuruldu. Madenler için Etibank kuruldu. Eksikleri saymanın haddi hesabı yoktu.”

“MİLLET DERSİ VERDİ ŞAMAR GİBİ “

Matbuat sektöründeki sıkıntılara değinen Öymen şöyle bitmeme etti:

“RTÜK diyerek bir büyüklenme var. Televizyonlar politik partilere ve basın hürriyeti ile ilgilendiren konularda taraf tutmasınlar diye niteleyerek o amaçla kuruldu. İktidardaki partiden yana kitap yapmasın, nötr olsunlar. Toplumun haber ihtiyacı olmadığı taktirde demokrasi olamaz. Kime görüş vereceğini edineceği malzemeli televizyondan ediniyorlar. Artık internetle genişledi. Bunu dağıtmanın yolunu arıyorlar. Bağlanmış matbuat üzere zar cezası. Devletin imkanları iktidardaki partiye gitmesin. Gazetelerin tirajlarına bakarak gitsin diyerek. Bunu üstelik cezalandırıyor. İlanları kesiyorlar. İstanbul seçimini bozdurdular. Ayırt o büyüklüğünde çok değil, bunlar banko sahtekarlık yapmıştır diye resmi gerekçe göstererek tahrip ettiler.7-9 bin olan fark bilahare 806 bin 145’e yükseldi. Ulus onlara bu dersi verdi tıpkı şamar kabil. Böyle bitmeme ederlerse o yüzden iyimserim…. Bire Bir de şuna inanıyorum. Bu ölçü bu kadar ağırlığı çekmez diye niteleyerek. Bu kadar münasebetsizliği tek topluluk çekmez, milletimizin dahi çokça tecrübesi var.”

İlahiyatçı Edip İhsan Eliaçık konuşmasında cumhuriyet ve laikliğin İslamiyet’teki yeri ile ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

“100 YIL ÖNCESİ İLE ANALOG DURUMDAYIZ”

CHP Ekip Başkanvekili Bağımsız Özel ise kendilerine gösterilen ilgiye teşekkürname etti. CHP Umumi Başkanı Eksiksizlik Kılıçdaroğlu’nun da selamlarını ileten Hususi şunları söyledi:

“Büyük Zafer’in 100. yılında Genel Başkanımızla birlikteydik. Haftalarca konuşulan Bronz başkanın konuşmasıyla kaşe vuran amma asıl itiraz, 100 sene geçmiş kuvvet sahiplerinin hangi ayrımsız Osmanlı’yı ne dahi o devirde yaşananları, hoppadak dümen anlayışını ve Atatürk’ün cümleleriyle anlatıyor. Ayrımsız Vahdettin’in durumu tıpkısı birlikte Damat Ferit’in durumu. İzmir’in kurtuluşunu ve düşmanı denize döktüğümüzü kutluyoruz. Demin cumhuriyetin 100. yılına giriyoruz. Bir Numara yüzyıla fevkalade mümasil bir uzanım var. Rastgele yazdığına katıldığım biri değildir. Bazen kantarın topuzunu kaçırdığı oluyor ama ara sıra da emniyetsiz yazıyor. Yılmaz idareci, Yılmayan Özdil. Bir Numara yüzyılın başında ne yaptık bugün ne durumdayız? Türkiye’nin aynı fabrikası yoktu. Bütün fabrikalar kuruldu, demin kâffesi özelleştirildi. Cumhuriyetin 100 sene öncesinde başladığımız zaman kaybedilmiş olan gelişigüzel şeyi cumhuriyet yardımıyla elde ettik, anlaşılan noktaya getirdik. Bilahare birileri tarafından isteyerek yıpratıldı ve aşındırıldı. Sonradan da vasıtasız çıkarıldı. Bilahare bile itibarsızlaştırılarak ortadan kaldırıldı. 100 sene öncesi ile analog durumdayız. Cumhuriyeti ülkeyi idare etmek de cumhuriyeti kurmak da benzeri kişinin, tıpkı zümrenin, bire bir partinin işi değildi.”

“FAZILETLI YARGI BİR KİŞİNİN GÜDÜMÜNE GİRMESİN”

“Haddinden Fazla kıymetli aynı ayrım ve kavşağa akıllıca yaklaşıyoruz” diyen Özgür Özel şöyle devam etti:

“Seçme şeyin başı sonu kuvvetler ayrılığı. Hareketli bire bir yasama kurulu, onun oluşumu, yönetimi, denetimi ve olanaklarının da acun standartlarını görmesi geçişsiz. Hakeza tıpkısı temel değişikliği üzere çalışıyoruz. Önem için iktidara gelelim üstelik yargıyı ele geçirelim. Şüphesiz yapalım? Anayasa Mahkemesi’ni benzeri şekilde ele geçirelim. Hakeza bir hesabımız namevcut. Gelelim, tıpkı molekül yapalım kim benzeri daha hangi faziletli karar hangi sektör hakimleri aynı siyasal partinin güdümüne girmesin. Aldıkları eğitimin ve mesleklerinin lüzumlu ettiği tarafsızlıkla değişmeyen versinler. Kimseden korkmasınlar. Yargıyı ele geçirmeyi değil, ele geçirilmeyecek benzeri yargıyı düz yazı etmenin peşindeyiz. Gelelim önceki Sabah gazetesinin aldığı ilanları keselim. 3 mülkiye, 5 rüşvet müfettişi yollayıp çökertelim. Sonra dahi ayrımsız yandaşa Ziraat Bankası’ndan güven verelim bizim olsun. Bunun peşinde değiliz. Bir Numara yüzyılı kuranlar böyle davranmadılar. Kadın anca ayrımsız Basın Kanunu yapalım ki basını ele geçirmeyelim. Ayrımsız henüz kimsenin ele geçiremeyeceği bire bir Matbuat Kanunu yapalım. Özgürce üye olunacak sendika amma patronu de siyasilerden koruyacak önlemlere ihtiyaç var.”

“MİLLETİN PARASI NASIL HARCANIYOR?”

Bağımsız Milletvekili Hususi sözlerini şöyle tamamladı:

“Özgüveni faziletkâr işler yazmak geçişsiz. Meclis’te bütçe kanunu görüşülüyor. Aynı zamanda değişmez hesap kanunu birlikte görüşülüyor. Servet nasıl harcanacak diye niteleyerek afet kopuyor. O sürede geçen sene hangi yaptın konusu fırt diye geçiyor. Milletin parasının güzeşte yıl elbet harcandığının fasılların pekâlâ tüketildiğinin değişmez hesap komisyonu vasıtasıyla yapılması geçişsiz. Bunu anlatmak kıytırık amma başkanını asıl muhalefetten çekmek geçişsiz. Fındık üreticisi birlikte üzüm üreticisi dahi ekincilik mühendisi da öğretmen bile eczacı üstelik ağlıyor. Herhangi Bir şeyin gelip dayandığı özdek yetişek. Bütün yargıdan korkuyor. Yargıyı çözmek, onu çözmek değil asıl mesele terbiye. Cumhuriyet hem kendisiyle hem vatandaşıyla barışacaksa terbiye sistemini düzeltecek. En haddinden fazla hars bakanı ve mili terbiye bakanı değişmiş. Eğitimi çarpık çurpuk, kantite açısından haddinden fazla kısık sonuçlar doğuran ayla getirmiş. Okuduğunu sunma birkaç anlayan öğrenciler bizim. Arz beş altı kendini ifade edebilen öğrenciler bizim. Bizim mahalle sanıyor kim değme husus AK Partililer amacıyla haddinden fazla ferah. İmam hatipler açıldı. YANLIŞSIZ Partili seçmen dahi mutlu, oturuyor. Yüzde 18’i bahtiyar. Bilcümle anneler çocuğunun eğitimine ‘Bu bala hayata bol hazırlanıyor mu’ diyerek bakar.”

FON DÖKÜMÜ

1.VİDEO: PANELDEN ILIM GÖRÜNTÜLER, İHSAN ELİAÇIK, VELİ AĞBABA’NIN KONUŞMASI

2.VİDEO: ALTAN ÖYMEN’İN KONUŞMASI

3.VİDEO: BAĞIMSIZ MILLETVEKILI ÖZELİN KONUŞMASI

Share: