Kahramanmaraş merkezli depremler sunu çok vadi demirli ve beton kalitesi düşük binaları yıktı

Kahramanmaraş merkezli 6 Küçük Ay’ta meydana gelen depremlerden etkilenen illerde yıkılan bazı binalarda tetkik işleyen Bursa Ustalık Üniversitesi uzmanları hazırladıkları raporda, çöken binaların çoğunda düzlük inşaat demiri kullanıldığına ve beton kalitesinin düşüklüğüne dikkati çekti.

Üniversitenin Zelzele Mühendisliği Uygulama ve Araştırı Merkezi (HURUÇ) uzmanları, hazırladıkları “6 Gücük Ay Kahramanmaraş Depremleri İnceleme ve Değerlendirme Raporu”nda, elde edilen sonuçları “malzeme, detaylandırma, mesnet, demirli beton yapı tasarımı ve imalatı, yastıklama yapılar” başlıkları altında özetledi.

Özellikle 2000 yılı öncesinde yapılan binalarda beton kalitesinin bağan olduğu ve kayran yapım demiri kullanıldığı belirtilen raporda, etriyelerle ilgilendiren sorunlara vurgu yapıldı.

Raporda, sütun, kiriş ve perde kadar sırtçı elemanlarda hasar önleyen enine yerleştirilen demirler yerine tanımlanan etriyelerin dar miktarda kullanıldığı, antrparantez kâh binalarda “kıvrak kolon-cılız kiriş” ilkesine uyulmadığı ortaya konuldu.

“Elazığ ve Sisam Adası depremlerinde de gördüğümüz binalardaki bire bir hataları gördük”

BTÜ SORTI Müdürü ve Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Beyhan Bayhan, AA muhabirine, depremin ardından faaliyet fayrap etmek amacıyla hat bünyesindeki tedrisat görevlileri ile bölgeye fehim ettiklerini anlattı.

Hasarın nazik olduğu kentlerde incelemelerde bulunduklarını dile getiren Bayhan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“TÜBİTAK’ın yayınladığı projeye HURUÇ bünyesindeki iki hocamız başvurdu. Onların yürütücülüğünde ve Rektörümüz Prof. Dr. Naci Çağlar’ın öncülüğünde gelişmemiş müddet sonraları bölgeye iki yıldız bilimi namına gittik. Henüz önceki Elazığ, mümasil zamanda İzmir’i etkileyen Samos’ta (Sisam Adası) meydana mevrut depremlerde de gördüğümüz binalardaki maatteessüf bire bir hataları gördük. Bunlardan yer çokça hasara etmen olanlar 2000 öncesi yapılarda gözlemlediğimiz düzlük donatının kullanılması, kayran teçhizat mevcudiyeti ve beton kalitesinin düşüklüğüydü. Ayrımsız zamanda gine etriyelerin uygun yerlerde kullanılmaması, kolon ve kiriş birleşimlerindeki donatıların eksikliği, aderans (bağlam) eksikliği… Bunlar çok büyük depremlerdi. Bu hataların hiçbirini maalesef affetmedi.”

Bayhan, hareket bölgesindeki incelemelerinden sonradan hazırladıkları rapora, jeofizik ve fay durumuna ilgilendiren gözlemlerini yazdıklarını nâkil Bayhan, “Henüz bilahare birlikte zeminle ait, sıvılaşma olan bölgeleri ve zeminle ilgili sıkıntıları belirttik. Çatı ve yapılardaki hasarla ilgilendiren fotoğraflarımızı ve bununla ilişkin yorumlarımızı bu raporda belirttik. Sunma böylelikle üstelik son ve önerimizi sunduk.” dedi.

Hazır beton kullanımının zorunlu kılındığı 2004 yılından önceki yapılan binalar

Prof. Dr. Beyhan Bayhan, bölgede imdi atılması gereken adımlara bel ederek, Marmara Depremi’nin etkileriyle hazırlanan yönetmeliğin yürürlüğe girdiği 2000 yılı namına hazır beton kullanımı zorunluluğunun getirildiği 2004’ten evvel mamul binaların ilk olarak ele alınmasını önerdi.

Bayhan, 2004’ten evvel mensur edilen yapıların haddinden fazla titiz incelenmesi gerektiğine dikkati çekerek, “Çabuk hisse senedi alınması amacıyla bile ihtimal bu yapılarda beton dayanımı 10 megapaskalın altında olan binalar ve saha donatılı, saha demirli binaların yıkılıp yeniden yapılması akla yatkın olur. Bunun dışında tekrar eğer dayanımı konusunda tereddüdü olan binalar varsa bunların dahi esasen yönetmeliklerimiz dahilinde daha ayrıntılı incelenip yıkımına değişmeyen verilip verilmemesi veya güçlendirilmesinin gerekip gerekmediğinin kararının ayrımsız an önce verilmesi geçişsiz ve yapı kullanma sertifikasının ayrımsız dakika önce yine memleketimizde etkili olması geçişsiz.” diye konuştu.

Tıpkısı zaman süresince bire bir bölgede büyüklüğü 7’yi aşan iki depremin meydana geldiğini hatırlatan Bayhan, “Bu depremler yapısal kusurları affetmedi. Bunun üzere birlikte akla yatkın zeminde, akıllıca teknikle, akıllıca projelerin ve makul imalatın yapılması gerekiyor. Daha Çok yapı denetiminin birlikte enerjik olduğu bir ülkede bence bunlara çok daha dikkat edilmesi ve sorunların şeffaf aynı şekilde ortaya konulması gerekiyor.” değerlendirmesinde bulundu.

Prof. Dr. Bayhan, BTÜ’nün web sayfasında yayınladıkları raporu YÖK Başkanlığı ve TÜBİTAK’a üstelik gönderdiklerini sözlerine ekledi.

Share: