Bilecik’in İnhisar ilçesine bağlı Çayköy’da canlı vatandaşlar, geçmişi 150 yıl öncesine müstenit evlerinin koruma altına alınmasını temenni ediyor.

Bilecik’e 60, Eskişehir’e 40 kilometre uzaklıktaki 50 haneli köyde yapıların çoğunluğunu kerpiç evler oluşturuyor.

Köylüler, Kurtuluş Savaşı yıllarında Yunan işgalinde bazıları kötülük gören ve bugüne kadar ayakta kalan evlerin korunmasını istiyor.

Çayköy Muhtarı Bülent Gündüz, AA muhabirine, köyün adının yerleşim alanının öz ağzında olmasından geldiğini söyledi.

Köydeki ara sıra evlerde mermi izlerinin bibi durduğunu, içlerinde desenlerin olduğunu tamlayan Devir, “Bazen mevsimlik mütekait hayatı yaşanıyor. Bu evlerimizde halen hayat sürüyor ve tarihi evlerimizi sahipleniyoruz. Eskimemiş evler yapılıyor amma tarihi bakımlı ve ateş yer etmeyen evlere topluluk çıkıyoruz.” dedi.

???????Emekli Nazif Turan (62) de doğumunun kerpiç evde gerçekleştiğini ve burada büyüdüğünü anlattı.

Ailesine ilişik habbe tarihçesi üzerine bilgelik veren Turan, şunları kaydetti:

“Dedemin babasının babası Osmanlı vaktiyle dil cambazı adına mevrut. Burada hatiplik yaparken bu evi nesir etmiş. Yunanlıların Türkiye’yi işgal ettiklerinde 1919 yılında Sakarya Nehri’nde köprü olmadığı amacıyla karşıya geçemediklerinden fena hâlde görünümlü gördükleri evimizi kurşunlamışlar. Duvarlarında ve lüp içre mermi izleri var, ayrıca evde şarapnel parçaları da vardı. Kendim burada dinamik beşinci nesilim. Annem rahmetli olunca eve giren olmadı. Beş yıldır evde yaşam bulunmayan. Çıkma olsun diye niteleyerek bıraktık. Tarihi değeri olan aile aylak şekilde. Yıkılmasını istemediğimden Ilçe, Hars ve Turizm İl Müdürlüğünce değerlendirilmesini istiyorum. Yani gelecek nesillere aktarılabilsin.”

Mehmet Tuncel (77), Çayköy’üstelik doğup büyüdüğünü, askere gidene büyüklüğünde dahi köyden çıkmadığını dile getirerek, “Köyde yaşamaya bitmeme ediyorum. Çabucak askere gittiğimde iki yıl ayrıldım. Evlerin kayırıcı taraflarında Osmanlı yazıları, ‘Maşallah’ yazıları var.” ifadesini kullandı.

“Bilecik ve çevresi 3 kez işgale uğradı”

Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Veri Gökçe Yazın Fakültesi Çağ Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Arkadaş Arıkan ise Çayköy ve başka köylerde bulunan mimari yapılarda Türk İslam geleneğinin yansıtıldığını aktardı.

Bölgedeki evlerin mimarisine değinen Arıkan, şöyle konuştu:

“Evlerin mimarisi, geçer not malzeme ağız ağıza bu medeniyetin tıpkı mahsulü adına karşımıza kazanç. Benzeri zamanda bu mimarlık tefhim bölgedeki ekonomik faaliyetlerde birlikte birleşmiş ve ipek böcekçiliği ile paralel adına Osmanlı mimarlık yapısı, sülale mimarisi buna göre şekillenmiş. Takkadak mimari çatı değil benzeri zamanda geçmişe dayalı izleri üstelik kaldırmak kabil. Çünkü Çayköy’dahi 100 yıldan detaylı bire bir süredir var olan ve günümüzde beğenilen bu evler 100 yıl önce yaşanan Palikarya işgalinin izlerini dahi taşımaktadır. Sahiden Bilecik ve çevresi, önceki Birinci İnönü Savaşı ardından ikinci İnönü Savaşı esnasında ve sonuç namına de Kütahya Eskişehir Savaşları’ndan sonra 3 kez işgale tutulmuş ve bu işgaller sebebiyle bölgede Kuvayımilliye birlikleri ile Yunanlılar ortada çatışmalar meydana gelmiştir. Bu coğrafyada Kuvayımilliye denildiğinde Müftü Mehmet Nuri Nazik idaresindeki Kuvayımilliye birlikleri bölgede Palikarya işgalini gidermek için çalışırken Çayköy birlikte etkilenmiş ve evlerin dış yüzeyindeki mermi izleri bibi o günlerde yaşananların ayrımsız tanığı adına durmaktadır.”