‘Askerde’ olduğu gerekçesiyle ataması yapılmayanların mali hakları ne tarihten itibaren ödenir?

Danıştay 12. Dairesi askerde olduğu gerekçesiyle ataması yapılmayan adayın açtığı davada, terhisten 1 kamer ahir ant ile atandığı güneş arasındaki süre için idarenin sorumlu olduğuna değişmeyen vermiştir.

2007 yılında yapılan sözleşmeli afiyet personeli alımına ilişik numara sonuçlarına bakarak Mardin ili, Savur İlçe Devlet Hastanesi emrine Evgin Tababet Teknisyeni olarak yerleştirilen davacının, “askerlikle ilişiği bulunmamak” şeklindeki koşulu sağlamadığı gerekçesiyle atanmamasına dayalı prosedür geçerlilik ile fesih edilmiştir.

Hukuka uymaz muamele nedeniyle açıkta kaldığı müddet olan terhis tarihi 25/11/2007 ile 03/03/2009 tarihleri ortada yoksun kaldığı maddesel ve erkek haklarının yasalı faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi talebiyle idareye başvurmuştur.

Hafi ret konusunda açılan ülkü dahi muamelat tahrip edilmiştir. Fakat ödence istemi reddedilmiştir.

Danıştay bu kararı kısmen onamış kısmen bozmuştur.

Değişmeyen birlikte 657 sayılı Kanunun 83 üncü maddesinin uygulanmasına ait namına defa fotoğraf açıklamalarda bulunmuştur.

Buna göre davacı 25.11.2007’üstelik terhis olmasına karşın dalavere 30 günce bekleme süresi hakkı vardır (24.12.2007). Zımnında bu bir aylık süreye ilişik adına idare sorumlu tutulamaz.

T.C. DANIŞTAY

Onikinci Daire

Esas No:2019/4415

Karar No:2020/2269

Özeti: Davacının memuriyet görevine ahzetmek üzere yapmış olduğu referans, terhis tarihinden esbak aynı tarihte ise terhis tarihinden; terhis tarihinden sonraki 30 günce süre içerisindeki benzeri tarihte ise, referans tarihinden örtmek üzere 30 ahit içerisinde mahkemeli idarenin davacıyı göreve başlatma yükümlülüğü bulunduğundan, davalı idarenin ödence sorumluluğu da; yukarıda bahsedildiği şekilde hesaplanan tarihten (eğer davacının memuriyet görevine bağışlamak amacıyla yapmış olduğu başvuru, terhis tarihinden geçmiş tıpkı tarihte ise terhis tarihinden; terhis tarihinden sonraki 30 günlük süre içerisindeki benzeri tarihte ise başvuru tarihinden) itibaren 30. dolaşma başlaması gerektiği karşı.

Temyiz Eden (Davalı):Mardin Valiliği

Vekili: Av..

Cebin Taraf (Müddei):.

KAPAT X

Vekili: Av..

İstemin Konusu: Mardin 1. İdare Mahkemesinin 26/12/2018 devir ve E:2017/2259, K:2018/2702 az kararın, dilekçede kayıtlı nedenlerle 2577 az İdari Yargı Usulü Kanunu’nun 49. maddesi layıkıyla temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Entelekt Süreci:

Dava Konusu İstem:

Istimara, Berceste ve Tertibat Merkezi (ÖSYM) Başkanlığı tarafından 2007 yılında yapılan sözleşmeli keyif personeli alımına ilişik üçkâğıt sonuçlarına göre Mardin ili, Savur İlçe Devlet Hastanesi emrine Ivedili Tababet Teknisyeni adına yerleştirilen davacının, “askerlikle ilişiği düşmek” şeklindeki koşulu sağlamadığı gerekçesiyle atanmamasına dair işlemin Mardin 1. İdare Mahkemesinin 31/08/2012 çağ ve E: 2012/1201, K: 2012/1372 sayılı kararı ile fek edildiğinden bahisle söz konusu hukuka aykırı muamelat dolayısıyla açıkta kaldığı müddet olan terhis tarihi 25/11/2007 ile 03/03/2009 tarihleri beyninde yoksun kaldığı maddesel ve erkek haklarının yasalı faiziyle gelişigüzel tazminine değişmeyen verilmesi istemiyle 05/12/2012 tarihinde yapılan başvurunun zımnen reddine dair işlemin iptali ile işlem zımnında yaşadığı sıkıntı ve elemin kısmen birlikte olsa giderilmesi üzere 10.000,00-TL manevi tazminatın yasalı faizi ile gelişigüzel ödenmesine değişmeyen verilmesi istenilmiştir.

İlk Mertebe Mahkemesi Kararının Özeti:

Mardin 1. İdare Mahkemesince, 25/09/2013 zaman ve E:2013/674, K:2013/1738 az kararının Danıştay Onikinci Dairesi’nin 23/11/2016 tarih ve E:2014/308, K:2016/5272 çevrilmiş kararı ile davanın manevi tazminatın reddine ilişik kısmının onanması, dava konusu işlemin iptaline ilgilendiren kısmının bozulması üzerine, nakız kararına uyularak davacıya ödenecek tazminatın terhis tarihinden itibaren hesaplanması gerektiği, hukuka karşıt atamama işlemi zımnında göreve geç başlayabilmek için terhis tarihinden önceki başvuruda bulunduğu anlaşılan davacının, açıkta kaldığı müddet boyunca alamadığı sevap ve aylıkların; kesin, ana ve mahsus ayrımsız maddesel zararına sebebiyet verdiği zahir olup, küşayiş kararına sunulan cevapta davacının açıkta kaldığı süre süresince yoksun kaldığı aylıklar (ücret) toplamının 12.900,00-TL olduğunun anlaşıldığı antrparantez davacının, hukuka mugayir atamama işlemi on paralık kuruluş edilmemiş olsaydı fiili olarak çalışacağı süre boyunca galiba ayrımsız tutar döner kebap ilişik ödemesi alacağı kesin olup, bu yüzden döner sermaye ilişik ödemelerinin de töz bir maddesel kötülük olduğu ve bu yüzden bakım kusuru kâin idarece bu zararın da tazmin edilmesi gerektiği kanaatine varıldığı;

Bayağı 18/04/2013 tarihli uzaklık kararına sunulan cevapta, davacının açıkta kaldığı müddet süresince mahrum kaldığı döner kebap eklenmiş ödemesi 7.285,00-TL adına hesaplandığı,

Bu durumda; hukuka uymaz muamelat üretim ederek bakım kusuru dinamik mahkemeli idarece, davacının geç atanması sonucu (12.900,00-TL geçim ücreti + 7.285,00-TL döner sermaye ek ödemesi =) 20.185,00-TL maddesel zararına sebebiyet verilmiş olup;

Açıkta kaldığı süre boyunca alacak getirici eksantrik gelişigüzel faaliyeti bulunmadığı galiba savlayıcı yoluyla 05/12/2012 tarihinde idareye yapılan başvuruda matlup bahis konusu maddesel haklarının yasalı faizi ile birlikte tazmini ve nüfus haklarının iadesi gerekirken başvurunun zımnen reddine yönelik sav konusu işlemde hukuka agreman görülmediği gerekçesiyle, davacının açıkta kaldığı süre boyunca yoksun kaldığı mecmu 20.185,00-TL akçasal hakkın (genişlik erken fek davasının açıldığı 30/11/2007 tarihi başlamak üzere) her bir taban ait parasal hakka layık olduğu tarihten itibaren işletilecek kanuncu faiziyle birlikte tazmini ve nüfus haklarının iadesi gerekirken bu yöndeki müracaat sevgili konusu işlemle zımnen reddedildiğinden işbu işlemin iptali gerektiğinden, davacının açıkta kaldığı müddet boyunca mahrum kaldığı parasal haklarının yasalı faiziyle gelişigüzel tazmini ve özlük haklarının iadesi talebinin zımnen reddine müteveccih sav konusu işlemin iptaline değişmeyen verilmiştir.

Temyiz Edenin İddiaları:

Davalı hile marifetiyle, sav konusu işlemin izin, model, etken, laf, misyon yönlerinden hukuka makul olduğu, İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ati sürülmektedir.

Karşı Tarafın Savunması:

Savunma verilmemiştir.

Danıştay Araştırma Hakimi: Temyiz talebinin kısmen kabulü ile 25.11.2007 tarihi ile 24.12.2007 arası aktarılma için mahrum kaldığı maddi ve erkek haklarının yasalı faiziyle alay malay tazminine karar verilmesi istemiyle 05/12/2012 tarihinde yapılan başvurunun zımnen reddine dair işlemin bu kısmının iptaline ilişkin kısmının bozulmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetebbu Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki vesaik incelendikten sonradan gereği görüşüldü: İnceleme ve Gerekçe : Maddesel Fenomen : Dava dosyasının incelenmesinden; davacının, 25/08/2006 ile 25/11/2007 tarihleri arasında muvazzaf askerlik ödevini namına getirdiği sırada KPSS yerleştirmelerine başvurduğu, rabıta sonuçlarına göre Mardin ili, Savur ilçesi, Celal Hastanesi emrine kontratlı statüde Evgin Tıp Teknisyeni (ATT) yerine yerleştirildiği, askeriye sonrası acilen göreve başlatılması talebiyle yaptığı başvuruya rağmen “askerlikle ilişiği azalmak” şeklindeki koşulu taşımadığı gerekçesiyle atamasının yapılmadığı, bunun üzerine 30/11/2007 tarihinde Mahkemenin E: 2007/2763 (arzuhâl ret sonrası 2008/28) sayısına kayden sadece fesih davası açtığı, mezkûr davada mahkemece verilen 24/04/2009 zaman ve E:2008/28, K:2009/657 mahdut karar ile davanın reddedildiği, beraber davacının ayrıksı bire bir kapan sonucu atanarak 03/03/2009 tarihinde göreve başladığı, anılan duruşma kararının temyiz başvurusu sonucunda Danıştay Onikinci Dairesince söz konusu kararın bozulması konusunda Mahkemenin 31/08/2012 gün ve E:2012/1201, K:2012/1372 dar kararı ile işlemin bozma edildiği, iptal kararının süresinde temyiz edilmeyerek 04/12/2012 tarihinde kesinleştiği, 25/02/2013 tarihinde açılan işbu iptal/tam geçerlilik davasında ise, hukuka uymaz olduğu için bozma edilen atamama işlemi zımnında açıkta kaldığı müddet süresince mahrum kaldığı akçasal kayıpların tazmini ve özlük haklarının iadesi talebiyle yapılan başvurunun zımnen reddine dayalı işlemin iptali ile manevi tazminat ödenmesini istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı, Mahkemece; davacının açıkta kaldığı süre süresince yoksun kaldığı akçasal haklarının kanuni faiziyle alay malay tazmini ve can haklarının iadesi talebinin zımnen reddine yönelik ülkü konusu işlemin iptaline, davanın manevi tazminata yönelik kısmının ise reddine karar verildiği, müddei vekili ve davalı idarenin temyizi üzerine Danıştay Onikinci Dairesi’nin 23/11/2016 devir ve E:2014/308, K:2016/5272 basit kararı ile Mahkeme kararının manevi tazminatın reddine ilgilendiren kısmının onanmasına, ülkü konusu işlemin iptaline ait kısmının ise, davacının memuriyet görevine kaplamak için yapmış olduğu referans, terhis tarihinden önceki aynı tarihte ise terhis tarihinden; terhis tarihinden sonraki 30 günce süre içerisindeki benzeri tarihte ise, başvuru tarihinden sarmak üzere 30 dönme içerisinde müddeialeyh idarenin davacıyı göreve başlatma yükümlülüğünün bulunduğu, dolayısıyla davalı idarenin tazminat sorumluluğu de; şayet davacının memuriyet görevine iletilmek amacıyla yapmış olduğu müracaat, terhis tarihinden eski aynı tarihte ise terhis tarihinden; terhis tarihinden ahir 30 günlük süre içerisindeki bire bir tarihte ise başvuru tarihinden itibaren 30. ahit başladığı, bu durumda, İdare Mahkemesince, davacının göreve başlatılması üzere davalı idareye yaptığı müracaat tarihi belirleme edilerek yapılan izahat doğrultusunda ödence istemli talebi için aynı değişmeyen verilmesi gerektiğinden, bu yolda benzeri inceleme yapılmaksızın tazminat istemine ilgilendiren dava konusu işlemin iptaline değişmeyen veren Duruşma kararının bu kısmında hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle bozulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.

İlgili Mevzuat:

657 az Fehamet Memurları Kanunu’nun 83. maddesinin birinci fıkrasında; “Büyüklük memuru iken muvazzaf askerlik hizmetini düzenlemek üzere zırh altına alınanlardan askerlik görevini tamamlayıp memuriyete dönmek isteyenler, terhis tarihinden itibaren 30 gün zarfında kurumlarına başvurmak ve kurumları dahi müracaat tarihinden itibaren maksimum 30 ahit içre ilgilileri göreve başlatmak zorundadırlar.” hükmü düzlük almaktadır.

Dairemizin çeşitli kararlarında bile vurgulandığı amacıyla, 657 basit Kanun’un (4/B) maddesi ile ilişkin uyuşmazlıkların mahkeme kararı mercilerince çözümünde, 657 çevrilmiş Kanun’un memurlarla ilgilendiren hükümlerinin aracısız uygulanma olanağı bulunmamakla alay malay, bu hükümlerin müracaat norm namına alınmasına hukuken tıpkı engel da bulunmamaktadır. Bu doğrultuda, 657 mahdut Kanun’un (4/A) maddesi kapsamındaki memurların askerlik dönüşü göreve başlatılmalarını düzenleyen 83. maddesinin “memurların terhis olmalarından itibaren 30 aktarılma içre yapacakları başvuru üstüne 30 devir zarfında göreve başlatılacaklarına” dair hükmünün olayda dahi uygulanması gerekmektedir.

Hukuki Kıymetlendirme:

İdare ve idrak Mahkemeleri vasıtasıyla sunulan kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 mahdut İdari Yargı Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde tamlanan nedenlerden birinin bulunması halinde olabilir olup, temyize konu Duruşma kararının davacının terhis tarihi olan 25.11.2007 tarihinden itibaren 30. Çağ (24.12.2007) ile 03/03/2009 tarihleri ortada mahrum kaldığı maddesel ve erkek haklarının kanuni faiziyle alay malay tazminine karar verilmesi istemiyle 05/12/2012 tarihinde yapılan başvurunun zımnen reddine dair işlemin iptaline ilgili kısmında 49. maddede tamlanan fek nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, kararın bu kısmına yönelik temyiz istemi yerinde görülmemiştir.

Kararın davacının terhis tarihi olan 25.11.2007 tarihinden itibaren 30 günce müddet boyunca yoksun kaldığı maddesel ve şahsiyet haklarının kanuncu faiziyle alay malay tazminine değişmeyen verilmesi istemiyle 05/12/2012 tarihinde yapılan başvurunun zımnen reddine ilgilendiren kısmına gelince;

Yukarıda düzlük sunulan mevzuat hükümleri göre, davacının memurluk görevine koparmak için yapmış olduğu referans, terhis tarihinden önceki benzeri tarihte ise terhis tarihinden; terhis tarihinden sonraki 30 günce müddet içerisindeki benzeri tarihte ise, referans tarihinden gidermek amacıyla 30 aktarılma içerisinde davalı idarenin davacıyı göreve başlatma yükümlülüğü bulunmaktadır. Dolayısıyla davalı idarenin tazminat sorumluluğu da; yukarıda bahsedildiği şekilde hesaplanan tarihten (şayet davacının memuriyet görevine sarmak için yapmış olduğu referans, terhis tarihinden esbak aynı tarihte ise terhis tarihinden; terhis tarihinden ahir 30 günce süre içerisindeki tıpkı tarihte ise başvuru tarihinden) itibaren 30. devir başlamaktadır.

Davacının göreve başlayabilmek üzere terhis tarihinden geçmiş askerdeyken idareye başvurduğu ve 25.11.2007 tarihinde terhis olduğu anlaşıldığından, davacının terhis tarihi olan 25.11.2007 tarihinden çalmak amacıyla 30 devir içerisinde göreve başlatılması gerektiğinden, idarenin ödence sorumluluğu dahi terhis tarihinden itibaren 30. devir (24.12.2007) başlamaktadır.

Bu durumda, idarenin davacıyı daha göreve başlatma sorumluluğunun, nedeniyle tazminat sorumluluğunun bulunmadığı davacının terhis tarihi olan 25.11.2007 tarihi ile 24.12.2007 arası dönüş için yoksun kaldığı maddesel ve şahıs haklarının yasalı faiziyle gelişigüzel tazminine değişmeyen verilmesi istemiyle 05/12/2012 tarihinde yapılan başvurunun zımnen reddine dair işlemin bu kısmının iptaline hükmedilmesinde hukuka uygunluk görülmemiştir.

Karar Sonucu:

Açıklayan nedenlerle;

1. Müddeialeyh idarenin temyiz isteminin kısmen reddi ile Mardin 1. İdare Mahkemesinin 26/12/2018 zaman ve E:2017/2259, K:2018/2702 sayılı kararının, sevgili konusu işlemin 25.11.2007 tarihinden itibaren 30. Çağ (24.12.2007) ile 03.03.2009 tarihleri arasında davacının yoksun kaldığı maddi ve koca haklarının kanuncu faiziyle alay malay tazminine değişmeyen verilmesi istemiyle 05/12/2012 tarihinde yapılan başvurunun zımnen reddine dayalı kısmının iptaline ilişkin bölümünün onanmasına;

2. Kısmen kabulü ile sav konusu işlemin 25.11.2007 tarihi ile 24.12.2007 arası çevrim üzere mahrum kaldığı maddi ve özlük haklarının kanuncu faiziyle alay malay tazminine karar verilmesi istemiyle 05/12/2012 tarihinde yapılan başvurunun zımnen reddine dayalı kısmının iptaline ilgili bölümünün bozulmasına,

3. Dosyanın bozulan kısım karşı yeniden aynı karar yükselmek amacıyla mahkemeye gönderilmesine,

4. 2577 az Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına bitmeme edilen) 54. maddesinin bir numara fıkrası mucibince bu kararın beyanat tarihini izleyen günden itibaren onbeş devir içinde değişmeyen tashih yolu degaje koyulmak amacıyla 10/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Share: