İliç’te Sığa Artışı İçin Verilen Çed’in İptali İstemiyle Açılan Davada Erzincan’da Mahkeme Yapılırken, Ankara ve İstanbul’da Çevreciler Eylemde…

Erzincan İliç’te siyanür sızıntısıyla gündeme gelen Çöpler Kızıl Madeni’ne sunulan sığa artışı dolayısıyla TMMOB marifetiyle Yer, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na cebin açılan ÇED Olumlu Kararı’nın iptali üzere Erzincan’birlikte açılan davaya devam edildi. Çevreciler ise madenin sahibi Anagold Madencilik’in Ankara’daki, Sakat Holding’in ise İstanbul’daki tarz binaları uğrunda protesto eylemi yaptı. Çevreciler, zer madeni alanın genişletilmesine alın çıkıyor.

Erzincan, İliç’teki Çöpler Değerli Madeni’nin kapasite artışı için sunulan ‘ÇED Olumlu Kararı’na karşı açılan davaya zaman Erzincan İdare Mahkemesi’nde devam edildi.  Duruşma öncesinde vatandaşlar madenin sahibi Anagold Madencilik’in Ankara merkezinde ve ortağı Sakat Holding’in İstanbul merkezinde protesto eylemi yaptı. Çevreciler, İstanbul’dahi binanın önüne yaklaştırılamadı.

“ERZİNCAN İLİÇ’TEKİ KARDEŞLERİMİZİN SESİNE CURCUNALI KALKIŞMAK ADINA TOPLANDIK”

İstanbul’dan Ekoloji Birliği umumi heyet üyesi Aslı Kahraman Ermiş, “Bizler Karadeniz’birlikte yaşanan Çernobil faciasının Erzincan ve yandaki illerde bile yaşanmasını istemiyoruz. Bizler doğanın savunucuları adına Erzincan İliç’teki kardeşlerimizin sesine curcunali almak hesabına toplandık. Erzincan İliç’te Çöpler zer madeni alanın genişletilmesini istemiyoruz” dedi.

“GENE KEŞİF VE BİLİRKİŞİ İNCELEMESİ YAPILMASI GEREKMEKTEDİR”

Avukat İsmail Hakkı Atal, Erzincan’daki mahkeme sonrasında şu açıklamayı yaptı:

“30 Teşrinisani 2022 tarihinde TMMOB ve müvekkil Sedat Cezayirlioğlu, Erzincan Anagold ÇED tağyir davasının duruşması yapıldı. TMMOB’un davasında beyanlarda bulundu. Bizim dosyamızdan reddi bilge talebinde bulunduk. 13 April 2022 tarihinde müvekkil Sedat Cezayirlioğlu keşfe alınmadı. Ardı Sıra Anagold şirketinin siyanür borusu patlayarak Fırat’a 20 kilo, 210 metreküp siyanürlü eriyik içerisinde 80 kilogram siyanür karıştı. Şu anda biz mahkemeden gine genişlik ve şartlar değiştiğinden 13 April’da yapılan irfan ve ehlivukuf incelemesinden sonradan 20 Haziran’de 80 kilo siyanürü patlatarak doğaya karıştırdıklarından periferi yine sezinleme ve eksper incelemesi yapılmasını arzu etmiştik. 10 Ilk Teşrin 2022 tarihinde bibi karar verilmediği ve duruşma günü verilerek dosya değişmeyen sürecine sokulduğu amacıyla üstelik duruşma heyetinin tarafsızlığından şüpheye düştüğümüzden az buçuk önceki reddi bilgili talebinde bulunduk. Mahkemenin dosyadan umum çekmesini arzu ettik. 2002 ile 2016 beyninde Türkiye’üstelik erkeklerde kanser vakası 12 bitirme, kadınlarda 7 intaç artmıştır. Burada sömürgeci Kanadalı Anagold şirketi sizi zehirliyor. Bilcümle sömürgeciler şu anda Türkiye’ye sızmış durumdalar. Bu dosya ile değişmeyen çıkartılamaz yeniden burada sezme ve eksper incelemesi yapılması gerekmektedir.”

TMMOB Genel Sekreteri Dersim Gül bile zaman şu yazılı açıklamayı yaptı:

“Bugün Erzincan İli İliç ilçesi Çöpler mevkiindeki Anagold Madencilik Şöhret. ve Tic. A.Ş. eliyle yapılması planlanan Çöpler Karambol Madeni 2. Yetenek Artışı ve Flotasyon Tesisi projesine ilişik yerine sunulan ÇED müspet kararının iptali istemiyle TMMOB olarak Belde, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na açtığımız davanın duruşması görüldü. Anagold Madencilik Uran ve Tecim A.Ş marifetiyle 2008 yılından beri işletilen bu madende yıllar içerisinde haddinden fazla sayıda sığa artışı gerçekleştirildi ve yeni kuruluş yapılmıştır. Akıbet adına 2021 yılında benzeri kez henüz sığa artışına gidilmesi planlanmış ve 2021 yılı Ilk Teşrin ayında Mekân, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı aracılığıyla yetenek artışı ve ilişik tesislere ilişkin projeye ÇED Olumlu kararı verilmiştir.

VADI AYNI ZAMANDA ŞIŞMAN DEPREMLER ÜRETEN FAYLARIN BIRLIKTE YAKININDA BULUNMAKTADIR”

Açmış olduğumuz davada icap dilekçelerimizde gerekse birlikte duruşmada sunmuş olduğumuz beyanlarımızda projenin ve sevgili konusu kapasite artışının uluslararası anlaşmalar ve Anayasa ile güvence altına münfail asıl haklara binaen söz konusu ÇED Müspet Kararı’nın iptali istenmiştir. Proje alanı ve genişleme sahası, ülkemizin bildirme serbest havzasına ehil Fırat Nehri’nin çarçabuk yanı başındadır. Irmak Erzincan, Tunceli, Elazığ, Malatya, Diyarbakır, Adıyaman, Gaziantep illerimizden geçmektedir. Kayran tıpkısı zamanda iri depremler üreten fayların birlikte yakınında bulunmaktadır. Bu resim, yüz yüze olduğumuz tehdidin sınırlarının anlaşılması açısından yeterince açıklayıcıdır.

“ÜLKEMİZİN KAYNAKLARININ YABANCI ŞİRKETLERE AKTARILMASINA YOL AÇAN BİR PROJEDİR”

Orman alanlarının, ekolojik ve dirim bilimsel değerlerin, bitki örtüsü ve fauna bileşenlerinin, ekincilik ve mera alanlarının, su kaynakları ve havzalarının, kültürel ve tarihi mirasın, habitat alanlarının tahribine kez açan siyanürlü beyaz zehir işletmeciliğine ilişkin proje, kasaba ve herif sağlığı üzerinde vurdumduymaz dönüşü sıfır tahribatlara kere açmaktadır. Ortaya sâdır konkre çevresel etkiler ve riskler ayn uğrunda bulundurularak, ilmî ve tüzel açıdan birçok ülkü barındıran ÇED Müspet kararının ve telafisi imkansız zararlara bozukluk olacağı açıkça olan yetenek artırımı işleminin çabucak iptal edilmesi, durdurulması ve işletmenin kapatılması hayati öneme sahiptir. Bu proje faaliyete başladığı yıllardan itibaren buradaki tabii çevrenin tahribata uğramasına, tarımsal faaliyetlerin hayvancılığın uymazlık görmesine el açan; ölçülü koloni madenciliği ile ülkemizin kaynaklarının ecnebi şirketlere aktarılmasına nöbet açan tıpkısı projedir.

“ÇED SÜRECİNİN YÜRÜTÜLME BİÇİMİ DA HUKUKA AYKIRILIKLAR VE İHLALLERLE DOLUDUR”

Hesaplı faaliyetin kendisine, proje alanı ve etki çevresinin niteliğine ait hukuka aykırılıkların yanı sıra Çevresel Takı Değerlendirmesi sürecinin yürütülme biçimi birlikte hukuka aykırılıklar ve ihlallerle doludur. ÇED Raporunda, Çevresel Sorumluluk Değerlendirmesi sürecinin temelini oluşturan çevresel süreçlere ortaklık hakkının ayn ardı edilmiştir. Faaliyetin parçalanarak kasaba mevzuatına ve Çevresel Tartı Değerlendirmesi ile hedeflenen amaca aykırı biçimde farklı ÇED süreçlerine konu edilmiş ve böylelikle bile etkilerinin çizgi değerlerin altında gösterilmiştir. Mukavim çokça bastırık kıymetlendirme dışı tutulduğu, bilimsel ve maharet terminolojiden ırak, güvenirliği olmayan benzeri rapora dayalı bu süreç tümden hukuka tehalüf taşımaktadır.”

Share: