Danıştay: Açıktan vekilllerin müsaade hakları memurin kabilinden değil

Danıştay Beşinci Dairesi, açıktan atananların, memurlara tanınmış olan müsaade haklarından yararlanamayacağına değişmeyen verdi.

Danıştay Beşinci Dairesi, icra vekili tıpkı bacı tarafından açılan davada, açıktan vekil olarak atanan memurların, memurlara şöhretli olan izinlerden yaranamayacağına karar verdi.

Danıştay kararında şöyle denildi:

“Sav, Yozgat İl Esenlik Müdürlüğü emrinde bakan abla kendisine görev işleyen müddei aracılığıyla, 657 mahdut Celal Memurları Kanununda Izzet memurları amacıyla öngörülmüş olan izinlerden faydalandırılması istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilgilendiren 21.01.2010 tarihli, 50 mahdut muamelat ile bu işlemin dayanağı Afiyet Bakanlığı Personel Umumi Müdürlüğünün 22.03.2007 tarihli, 36423 basit umumi yazısının sekizinci paragrafının iptali istemiyle açılmıştır.”

“Memurlara tanınan sosyal hukuk, 657 sınırlanmış Kanunun “Toplumsal Hukuk ve Yardımlar” başlıklı VI. kısmında 187 ila 213. maddeleri beyninde düzenlenmiş; 657 az Kanunun “Genel Hükümler” başlıklı 1. kısmının “Genel Haklar” başlıklı 3. bölümünde düz alan 23. maddesinde, Ihtişam memurlarının, bu kanunda gösterilen süre ve şartlarla cevaz hakkına eş oldukları müstahkem; 102. maddesinde, yılık izin, 104. maddesinde, kulp izni, 105. maddesinde, çor izni, 108. maddesinde ise, aylıksız müsaade ile ilişkin hükümler meydan almıştır.”

“bahis konusu genel yazının izleyen paragrafında, afiyet hizmetlerinin önem ve önceliği dikkate alınarak, bakım sunumunda aksamaya posta açılmaması ve hizmetin devamlılığının sağlanması hususları ayn önüne alınarak, mezkur Kanun hükümleri çerçevesinde istihdam edilen nazır lavta/hemşirelerin imkanlar kadar bahane durumlarının dikkate alınması ve bu yönde ayrımsız düzenleme yapılmasına ihtiyaç duyulduğu belirtildikten sonra, benzeri finansal yılda espaslı yahut sakır sakır yerine yeryüzü fazla 20 güne büyüklüğünde mazeretleri zımnında göreve bitmeme edemeyeceğini bağlanmış yerine bildirmeleri ve mazeretlerinin akıllıca görülmesi halinde, personelin bahis konusu sürenin bittiği tarihten itibaren tekrar göreve devam etmeleri; resmi hekim raporuyla kanıtlanan çor haliyle bağlı girmek kaydıyla, aynı mali yılda aralıklı yahut aralıksız olarak yeryüzü fazla 30 çevrim görevine bitmeme edemeyecek durumda olanların, çor halinin sona erdiği gündüz itibariyle yine göreve başlatılmaları; doğumla ait mazeretini, muhtemel doğum tarihinden 8 hafta evvel (çokluk gebelik halinde 10 hafta) resmi doktor raporuyla belgelendirmek vasıtasıyla ibraz edenlerin ilişiklerinin kesilmesi, afiyet durumunun uygun olduğunu doktor raporu ile belgeleyen personelin, isteği halinde doğumdan esbak 3 haftaya kadar görevlerine devam etmeleri; tevellüt işleyen vekil ebe/hemşirelerin, doğum yaptığı tarihten itibaren arz geç 6 ay içerisinde talepte bulunması, antrparantez yersiz vekil nine/bacı kadrosu olması kaydıyla elan geçmiş görev yaptığı birime başlatılması, bu şekilde göreve başlatılamaması halinde ise il zarfında yersiz vekil nine/hemşire kadrosu olan apayrı bire bir birimde öncelikli yerine göreve başlatılması gerektiği ifade edilmiştir.”

“657 sayılı Kanunda, açıktan bakan kendisine atananların, bu Kanunla memurlara tanınan içtimai haklardan yararlanabileceklerinin öngörülmüş olması ve umumi hukuk arasında yer düz cevaz haklarından yararlanabileceklerine ilgilendiren bulutsuz tıpkısı hükmün var olmaması dolayısıyla, alarga nazır yerine atananların, memurin üzere öngörülen izinlerden faydalanabilmesine hukuken imkan bulunmamaktadır. Bu durumda, açıktan vekil adına atananların, memurin amacıyla öngörülen izinlerden faydalanamayacağına ilgili aranjman ve bu aranjman layıkıyla yapı edilmiş olan ferdî işlemde hukuka mugayeret görülmemiştir.”

Değişmeyen bilgileri:
Danıştay Beşinci Dairesi
Ana no: 2013/1509
Karar no:2014/7930

Share: