Başarısız otomobillerde ÖTV indirimi olacak mı ?

Aylardır daralma diri Türkiye’nin makine üretimi, çip krizinde negatif ayrışmanın son bulmasıyla haziranda yıllık bazda %39 arttı.

Fasıl yonga konusunda ikinci yarıdan elan üstelik umutlu. Ancak bu kere bile küresel çapta yaşanan enflasyonist etki ve Türkiye’deki finansal politikalar otomotivci üzere riziko oluşturuyor. OSD Başkanı Eroldu, “İlk nısıf fazlalık kapandı, amma ati 6 ayda menfi bire bir levha yaşanabilir” dedi.

Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) Başkanı Cengiz Eroldu, düzenlediği basın toplantısı ile otomotiv sanayiinin ilk devre sonuçlarını açıkladı. Otomotivde bu yılın evvel yarısının bağıntılı kendisine fazlalık kapandığını ifade eden Cengiz Eroldu, global çapta yaşanan enflasyonist sıklet zımnında gelecek 6 ayda aksi tıpkı levha yaşanabileceği yönünde endişeleri olduğunu dile getirdi. Kürsü esasen da mayıs ayında fevk cepheli rötuşlu ettiği yılsonu hedeflerini koruyor.

OSD Başkanı Cengiz Eroldu, bu yılın geçmiş 6 ayın otomotiv açısından çokça ateş geçmediğini ifade ederek, “Sabık yılın ayrımsız dönemine göre üretimimiz yüzdelik 1,5 arttı, kapasite kullanımımız yüzde 65’ten yüzdelik 67’ye çıktı. Önceki yılların gerisinde olsa de tıpkı salah var. İhracatta nüsha adına yüzdelik 1,2, miktar adına pariteye karşın da yüzde 5,3’lük artma var. Hep bu zait verilerin yanı sıra sadece Türkiye’deki otomotiv pazarı evvel yarıda yüzde 8,8 küçüldü. Gerçi bu de Avrupa pazarındaki düşüşe bakarak elan bol aynı rakam. Türkiye pazarı esasta Avrupa pazarlarından henüz ferah serencam gösterdi önceki 6 ayda” diyerek konuştu.

OSD’nin açıkladığı haziran ayı otomotiv endüstri verilerinde araba üretimindeki artma dikkat çekti. Çip krizi dolayısıyla aylardır üst üste daralma yaşanan, mayısta ise hoppadak 0,3 artım kaydedilen makine üretimi, haziran ayında almanak bazda yüzdelik 38,7 artarak 86 bin 585 adet namına gerçekleşti. Toplanmış otomotiv üretimi ise haziran ayında almanak bazda yüzde 26 artışla 135 bin 424 sayı adına gerçekleşti. Sonunda, yılın evvel altı ayında makine üretimi, sabık yılın tıpkısı dönemine bakarak yüzdelik 8 daralarak yaklaşık 383 bin skor olurken, bu dönemde mecmu üretim ise yüzdelik 1.5 artışla 649 bin 311 sayı oldu. Çip tedariki konusunda olumsuz ayrışmanın sonuç bulacağını öngören otomotivciler, mayıs ayında yılsonu hedefl erini bir hacim yukarı çekmişti. OSD Başkanı Cengiz Eroldu, o dönemde yaptığı açıklamasında sektörün yüzde 11-12 olan dış satım artma tahminini yüzde 14- 24 aralığına yükseltildiğini, yüzdelik 8-15 aralığında öngörülen üretim artışı oranını ise yüzde 10-18’e çıkardıklarını açıklamıştı. Eroldu, piyasadaki kül olumsuzluklara karşın bu hedefi koruduklarına özen çekerek, “İlk 6 maaş safiha dahi sabık yıla bakarak iyileştirmeyi gösteriyor. İlk 6 ayda materyal ve çipten kaynaklı istihsal kayıpları aşkın oldu Türk otomotiv sanayinde ancak ikinci dönemde bunun biraz henüz telafi edileceğini bekliyoruz” dedi.

Fakat ihracat pazarlarında yaşanan talep daralması ve Türkiye ekonomisindeki gelişmelerin büro açısından risk barındırdığını ifade fail Eroldu, “Sunu şişman iş Avrupa’da çokça iri beklentiler yok. Avrupa’de artan şişkinlik ve adetlerdeki tedenni Türk otomotiv uran açısından dış satım bacağında tıpkısı yük yaratabilir. Buna yalnızca dış satım bacağı olarak dahi bakmamak geçişsiz çöz pazarda birlikte kalan fiyatlar bir cirim gevşemeye defa açacak üzere duruyor. Dolayısıyla ikinci yarı biraz henüz yumruk olacak” dedi.

Toptan satışa enflasyon revizesi Toptan otomotiv pazarında beklentilerin mayıs ayından sonraları haziranda üstelik dun taraflı rötuşlu edildiğini ifade fail Eroldu, “Toptan araba satışlarında 89 milyon skor olan 2022 tahmini şu anda 84 milyon, 106-107 milyon sayı olan 2025 tahmini şu ise anda 100 milyon seviyesinde. Bu safiha gösteriyor ki, dünyada aynı henüz 100 milyon adetli mir seviyelere çıkmak el olacak. Avrupa’da dahi keza analog aynı genişlik var. Avrupa’dahi birlikte 2022 elan geçmiş 13-14 milyon seviyelerinde anlayış edilirken, en son rakamlar 12 milyonu gösteriyor. Burada dahi geçmiş tahminlere bakarak yıllar içerisinde düşmeler söz konusu” açıklamasını yaptı. “Yıpranmamış pazarlar bulmamız gerek” Türkiye’nin sunu nazik dış satım pazarı olan SU’birlikte satışlardaki düşüş sürerken, 1996’dan bu yana yeryüzü üzücü haziran kocaoğlan yaşandı. Talebin henüz birlikte düşmesi bekleniyor. Bu format ihracatta ilişki çeşitlendirilmesine gidilmesinin önemini yeniden gündeme taşıdı. Cengiz Eroldu, “Avrupa’dahi tıpkısı yandan malzeme sıkıntıları var. Pahalılık artarak devam ediyor. Ukrayna savaşının getirdiği hastalık var. Repo artırımı beklentileri, talebi azaltacak konular. Bunların hepsini alt alta koyduğumuz devir Avrupa’daki talebin henüz de süfli gitme ihtimali söz konusu. O yüzden dahi bizim yıpranmamış muamele çeşitlendirmelerine gitmemiz geçişsiz. Burada tabii olumlu aynı özdek, hükümet de bu konuda farkındalığa topluluk. Tecim Bakanlığı bile bu hafta süresince ırak ülkeler stratejisi dokümanını açıkladı. Burada doküman üzerinde, hükümetin bile desteğini alarak, doğrusu hakeza tıpkısı takip açıklamaları de onların da bu konuda hem farkındalığının çok faziletkâr olduğunun benzeri göstergesi. Elbet ayrımlı pazarlara gidebiliriz? O konudaki çalışmalarımızı bizim da otomotiv sanayii kendisine henüz üstelik arttırmamız lazım” dedi. “Lehte başıboş ticaret anlaşmamız namevcut” Bu noktada Azade Ticaret Anlaşmaları’nın (STA) Türkiye’nin lehine olacak şekilde düzenlenmesi gerektiğine aksan özne Eroldu, “Maatteessüf lehte aynı başıboş ticaret anlaşmamız namevcut. Avrupa Birliği’nin Cezayir’le, Fas’la erkin ticaret anlaşmaları var, Türkiye bunların dışında. Böyle bir molekül olmaması gerekiyor. Biz Mısır’a şalter satarken katma alacak öderken, Avrupa’dan vergisiz gidiyor” dedi. KEZ’de boşalan kapasite Türkiye amacıyla yıldırma! SUTAŞ pazarındaki daralmanın Türkiye açısından iki ayrımlı boyutu olduğunu anlatım eden Eroldu, “Avrupa’daki bütün talepte tıpkı sukut olması ihracat açısından bir risk. Diğer yandan, Avrupa’bile tıpkı sığa dahası ortaya çıkıyor. Avrupa’bile kurulu fabrikalar var, esasta bu sistem amacıyla tıpkı zılgıt üstelik aynı zamanda. Avrupa pazarının küçülmesi Türk otomotiv sanayi açısında da bir zılgıt çünkü seçkin yerde aşkın kapasiteler ortaya çıkma. Bakir envestisman peşinde koşarken, tıpkı yandan üstelik elimizdekini korumamız geçişsiz. Bu tabela onu söylüyor haddizatında bize” dedi. “Kimyayı yer yağı geçmiş sıraya taşıdı, önderlik arızi” İhracatta kimya sektörünün otomotivin önüne geçerek evvel sıraya yerleşmesini değerlendiren Eroldu, “İhracatımızı artırmamıza karşın kimyasal husus ve mamulleri sektörü sunma haddinden fazla ihracat eden sektörü konumunda. Tabiatıyla bu grubun içinde petrol ihracatı üstelik var. Anlaşılan yılın böylecene petrol şirketlerinin sunma haddinden fazla dış satım eden iştirak ödüllerini aldıklarını göreceğiz Zımnında bunun eğreti ayrımsız buut olduğunu, otomotivin gine reis olacağını düşünüyoruz” dedi.

“Öngörülemeyen mali politikalar yatırımlara beis veriyor”

Türkiye’birlikte Eşkâl Bankası’nın ve Maliye Bakanlığının gerçekleştirdiği parasal düzenlemelerin sanayicinin ve ihracatçının işlerini bire bir hacim zorlaştırdığına dikkat çekici Eroldu, “Bunların ortamında arz önemlisi dış satım bedelinin yüzdelik 40’ın TL’ye tahvil zorunluluğu. Eximbank’ın kullandırdığı Türk Lirası cinsinden kredilerinde şu anda sıkıntılar var. Döviz varlığı olan şirketlerin TL emniyet kullanılmasının sınırlandırılması üzere. Bunlar ihtimal bir yardım yaratıyor olabilirler amma envestisman ortamına beis getiriyor esasta aynı yerde. Türkiye’ye yıpranmamış ati olan yatırımcılar açısından dahi bunlar da bizce ortamı zorlaştıran konular. Yani serbest meydan ekonomisi koşullarından çok uzaklaşmamamız geçişsiz. Bu üstelik ayrıca bizim amacıyla da otomotiv sanayisi için da birlikte bir mızıka zorlukları de getiriyor” dedi. Başka yandan, Türkiye’ye kullanılmamış yatırım gelmesi amacıyla iç pazarın büyümesi gerektiğini belirten Eroldu “Pazarın büyütülmesi, parkının gençleştirilmesi geçişsiz kim Türkiye’deki otomotiv sanayii yerinde yatırımla büyüsün. Pazarın olduğu yerde envestisman olduğu üzere ilişki her ahit amacıyla teşviklerden daha önemlidir. Motivasyon cesaretlendirir fakat ana değişmeyen pazardır. Zaman Türkiye’birlikte yalnızca ihracata yönelik yapılış yoktur. Oturup bütün bu arada bütüncül tıpkısı yöntem ortaya koymamız geçişsiz. Görüngü sadece vergiyi tenakus konusu bile işin içine yer ve verimlik konuları da giriyor” dedi.

“Yaşlı açkı parkı gençleştirilmeli”

Cengiz Eroldu, Türkiye’dahi 21,5 milyon adete yaklaşan vesile parkının yaş ortalamasının otomobilde 13,6, belli belirsiz ticari araçlarda 13.1, yavaş ticari araçlarda 17 ve traktörlerde 24,3 olduğunu dile getirerek, “Zımnında oldukça buğulu tıpkısı parkımız var. Bugün Türkiye’dahi 2000’den önce Türkiye’de dolaşan araçların yaklaşık yüzde 50’si mekân kirliliğinin yüzde 80’ini, yüzde 90’ını oluşturuyor. Bu çok majör aynı data ve Türkiye’de ilk kez paylaşılıyor. Bu elbette sorunu gösteriyor. Alelhusus ağır vasıtalarda nitelik elan dağ” diyerek kurgu parkının gençleştirilmesinin önemine vurgu yaptı.

“Kurgu yetiştiremezken, ÖTV indirimi talebi akilane gelmiyor”

Enflasyonist gravite ve düzey artışı paralelinde yükselen otomobil fiyatları dolayısıyla yüzde 80’lik ÖTV dilimin altındaki bir sayısı 10’un altına düştü. Türkiye’birlikte 400 bin TL’nin altında kapalı sayıda açar kaldı. Yüzde 45, yüzdelik 50 ve yüzde 70’lik ÖTV baremlerinin zamlar karşısında işlevini yitirmesi hem tüketici hem üstelik markalar tarafında ÖTV matrahlarında yeni bire bir aranjman beklentisi oluşturmuştu. Fakat OSD Başkanı Cengiz Eroldu’ya göre, arzın talebin çok gerisinde kaldığı ve devlet ekonomisinin kazanç gelirlerine daha çok gerekseme duyduğu bu dönemde gelişmemiş vadede aynı ÖTV indiriminin gündeme gelmesi kabil görünmüyor. Konuyla ilgili Eroldu, “Şu andaki ortamda biz gidip benzeri yandan mal yetiştirmezken, bir yandan birlikte ‘ÖTV’yi indirelim’ girmek makul gelmiyor bana. ÖTV konusunda sunu güncel bilgiye Maliye Bakanlığı ehil. Ne kazanç diliminde hangi büyüklüğünde kurgu satılıyor bizden henüz gani biliyorlar. Şu anda üstelik Türkiye’bile anlaşılan ayrımsız temenni var. O dilek bu kadar çabuk bitmeme ettiği müddetçe ve bir dahi ülkenin mali bilançosunu düşündüğümüz antlaşma ÖTV indirimi çok hesaplı gelmiyor düpedüz. Ama belli aynı noktadan sonra talep düşmeye başlayacak, o antlaşma laf değerlendirilebilir diyerek düşünüyorum. Bunu OSD Hile Kurulu’nda tartışmadık amma bu benim kişisel fikrim bu yönde” diye konuştu.

Dünya Gazetesi- Aysel YÜCEL / OTONOMİ

Share: