ARAŞTIRMA GÖREVLISI alımında ÖYP hoşgörüsüz gelmeli mi?

Celal yükseköğretim kurumlarımızda araştırma görevlisi alımlarında kayırmacılığın sona ermesi için akademisyen yetiştirme programı benzeri çözüm namına yeniden masaya yatırılmalı!

Bilindiği üzere, 20 Mart 2010 tarihinde bakir kurulan üniversitelerimizin öğretim üyesi ihtiyacını diremek için Yükseköğretim Yerleşmiş Başkanlığı yoluyla başlatılan “Akademisyen Yetiştirme Programı” (ÖYP) kapsamında ilan edilen kadrolara ALES, yabancı anahtar ve lisans intaç merhale ortalamasına ilgili puanların ciddiyet ortalamasından elde edilen değerlendirme puanına bakarak merkezi kurum yarmak suretiyle azamet üniversitelerinin araştırma görevlisi kadrolarına adaylar yerleştirilerek, lisansüstü terbiye süreçlerini tamamlamaları sonrasında üniversitelerine düşüncesiz dönüşleri sağlanmaktaydı.

Yıllar içerisinde mezkûr programın özellikle nazik üniversitelerce kaldırılmasına yönelik isteklerinin olması ve akademik camianın yapısıyla uyuşmadığı gibi gerekçelerle Yükseköğretim Oturmuş Başkanlığı yoluyla kaldırıldı. Halihazırda asistan alımları üniversitelerce direkt belirlenen şartlar doğrultusunda car edilmekte, sıralamaya giren adaylar methal sınavına gönüllenmek yoluyla liyakatli olanların atamaları yapılmaktadır.

Kâin durumda kimi zaman tarafımıza vasıl şikayetlerden görmekteyiz kim, kâh üniversitelerimizde araştırma görevlisi alımlarında kayırmacılığın yapıldığı, adaylar dolay istimara aşamasında keyfi şekilde elendiği, mergup adayı kabul etmek üzere hakkaniyetten mavera değerlendirmeler yapıldığı görülmektedir.

Bu sorunları yalnızca kapsayan aynı asistan alımıyla ilişkin yaşanan süreci sizlere ezcümle özetleyelim.

a) Harran Üniversitesi marifetiyle 22 Ekim 2021 tarihinde İlahiyat Fakültesi İslam Tarihi ve Sanatları Bölümü İslam Tarihi Anabilim Dalında “İlahiyat Fakültesi veya İslami İlimler Fakültesi lisans mezunu tevessül etmek ve İslam Tarihi Anabilim Dalında tezli faziletkâr lisans yapıyor oluşmak” şartı ile Araştırma Görevlisi kadrosu zar edilmiştir.

b) İlan edilen kadrolara bütün 28 aday müracaatta bulunmuştur. Bu kişilerden 21’i çeşitli gerekçelerle (anabilim dalı eğlenceli değildir, transkripti fotokopidir) elenmiştir. Sınava 7 adayın girmesi akla yatkın bulunmuştur. (Civar kıymetlendirme sonucuna darülfünun web sayfasından erişilememiştir.)

c) Yapılan yazılı sonrasında civar istimara sonucunda yedinci tam olan 70 ALES, 51 yabancı şalter puanına sahip aday, giriş sınavından 90 nokta alarak bir numara olmuştur. (Namzet mevcut durumda ülkemizde doktoraya antre amacıyla şart olan 55 yabancı açar puanına bile taşıyan değildir.)

d) Bunlar bize yansıyan iddialar olmakla alay malay teyide eksikli olduğunu öncelikle rapor etmemizde kazanım var. Kazanan kişinin ilgili Üniversiteden mezun olduğu ve imtihan komisyonunun sair adayları keyfi şekilde eleyerek ve giriş sınavında kendisini kayırdığı iddia edilmektedir.

Ülkemizin yer liyakatli akademisyenlerinden birisi olan ve henüz şimdilerde TÜBİTAK marifetiyle ödüllendirilen Harran Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sabri ÇELİK’in konudan bilerek ise vacip tahkikatı yaparak, kamuoyunu bilgilendireceğinden kuşkumuz bulunmamaktadır.

Akıbet namına, ülkemizde şayet devam eden bire bir Öğretim Üyesi Yetiştirme Programı (ÖYP) olması halinde kazanan adayın akademi için minimal düzeyde olan 70 ALES ve 51 ecnebi araç puanıyla sıralamaya girmesinin imkansız olduğunu, kayırmacılığın de hükümferma olduğu günümüzde öğretim üyesi yetiştirme programının bire bir hal kendisine baştan masaya yatırılması liyakat sadık bir istihdam amacıyla zorunluluk olduğunu belirtmek isteriz.

Share: