Medicana International İstanbul Hastanesi Kardiyoloji Bölümü’nden Uzm. Dr. Necdet Filizkaya, “Şita mevsimi enfeksiyon açısından sunu riskli dönemlerdir. Genelde çoğu emanet asıl tehlikenin grip, dumağı, koronavirüs, zatürre kadar hastalıklar olduğunu düşünse bile soğuyan gelgel kalbi beklenmeyen şekilde etkileyebilmektedir.” ifadelerini kullandı.
Medicana International İstanbul Hastanesi’nden yapılan açıklamaya göre, kış aylarında soğuyan havalarda sunu kesif grip, nezle, batar üzere hastalıklar görülüyor. Soğuyan havalar enfeksiyonlara yakalanma riskini yükseltirken, duygu hastalarını bile münasebetsiz etkileyebiliyor. Bu nedenle ruh hastalarının şita aylarında üstelik dikkatli olması gerekiyor.
Açıklamada görüşlerine düz verilen Medicana International İstanbul Hastanesi Kardiyoloji Bölümü’nden Uzm. Dr. Necdet Filizkaya, kış aylarında ihtisas hastalarının dikkat etmesi gerekenler karşı vukuf verdi.
Filizkaya, şita mevsiminin enfeksiyon açısından sunu riskli dönemler olduğunu belirterek, “Genelde çoğu birey ana tehlikenin grip, dumağı, koronavirüs, batar üzere hastalıklar olduğunu düşünse de soğuyan hava kalbi şok şekilde etkileyebilmektedir. Genellikle ruh krizlerinin kış aylarında daha yoğun görüldüğüne dair çeşitli çalışmalar vardır. Antipatik havalar, koku damarlarının büzülmesine hastalık kendisine soluk basıncının yükselmesine, nedeniyle kalp aksesi riskinin artmasına sebebiyet verebilmektedir.” ifadelerini kullandı.
Düzenli kardiyolojik muayenelerin önsezi sağlığını yüklenmek üzere kebir olduğunu nâkil Filizkaya, ruh krizinin, iveğen çığlık döş ağrısı, göden bulantısı ya bile gaseyan, soluk darlığı, mir dönmesi, çenede, sırtta, boyunda evet da omuzlarda balkı, anlaşma yahut karıncalanma, itici terleme, midede yanma hissi, apansızın usanç gibi âraz verebildiğini, bu kök belirtiler gösterenlerin yer yakın keyif kuruluşuna başvurması hayati açıdan önem taşıdığını bildirdi.
Duygu hastalarının aşılarını olmaları gerekiyor
Uzm. Dr. Necdet Filizkaya, antipatik havaların, ruh atış hızını üstelik etkileyebildiğini aktararak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sıcaklık düştüğünde his vücudu teshin etmek üzere çıktı gitmek durumunda kalabilir bu bile ihtisas atış hızını artırır. Ruh hastalığı olmasa birlikte atış hızının yükselmesi kişinin dinlenmesi gerektiğinin işareti olabilmektedir. Ruh hastası olanların da bu süreçte çokça titiz olması gerekir. Söz Gelişi önsezi yetmezliği akciğer enfeksiyonlarıyla birleştiğinde vahim sonuçlar getirebilmektedir. Bu hastalanmış grubundaki hastaların soğuktan korunmaları, grip, koronavirüs ve zatürre aşılarını olmaları gerekir. Bu gruptaki hastalar enfeksiyona daha örtüsüz, bağışıklığı elan bağan olmaktadır. Bu nedenle eğlenceli kontrollerini da aksatmamaları kendilerinin faydasına olacaktır.”
Duygu hastalarının itici havalarda sine bölgelerini korumaları gerektiğini belirten Filizkaya, mümkünse pamuklu ve ayrıntılı kıyafetlerden kat mezuniyet giymelerinin onları hem soğuktan koruyacağını hem birlikte terlemelerini engelleyeceğini anlattı.
Filizkaya, hazır para tüketimine ilgi edilmesinin önemine belen ederek, “Ayrıca alıştırma yapmaları durağan kalmamaları de sağlıkları amacıyla faydalıdır. Sevimsiz havalarda ihtisas hastalarının dışarı çıkması rastgele hangi büyüklüğünde pahal olsa da egzersizlerini kapalı alanlarda da yapabilirler. Örneğin araçla gidilebilecek benzeri aksata merkezinde pahal amma tempolu adımlar atmaları fayda sağlar.” değerlendirmesinde bulundu.
Bazı hastaların ilaçlarını tınlamalı almadığının bilindiğini tamlayan Filizkaya, “Duygu hastalarının ilaçlarını ahenkli almaları ve hekimlerinin ahenktar namına belirlediği sürelerde kontrollerini yapmaları gerekmektedir. Şita ayları, özellikle kontroller açısından şanlı tıpkısı dönme olmaktadır. Bunun yanı sıra beslenmeye da ehemmiyet verilmelidir. Şayet ahenkli ayrımsız tagaddi yoksa tıpkı tagaddi ve perhiz uzmanından birlikte bindi alınabilir.” ifadelerini kullandı.
