Antalya Katıksız Yaşam Parkı’nda bu yıl bin melez hayvanı otama edildi

Antalya Doğal Hayat Parkı’nda bu sene süresince coşkun cebe yaralanması, zindelik tellerine darp, komütatör çarpması ve ekincilik ilaçlarından zehirlenme gibi nedenlerle getirilen bin yırtıcı hayvan otama ve rehabilitasyonlarının ardından yeniden doğaya salındı.

Barındırdığı 125 türden bin 535 hayvanla Türkiye’nin arz şişman tabii yaşam parklarından olan Antalya Büyükşehir Belediyesi Katıksız Dirim Parkı, aşılanmamış hayvanları üzere ayrımsız kabil klinik görevi görüyor.

Antalya Huy Esirgeme ve Milli Parklar Müdürlüğü ile imzalanan tören düzeni kapsamında katıksız hayat parkında çorlu ve pestil çandır hayvanların hizmet, otama ve rehabilitasyonları gerçekleştiriliyor.

Hayvanat bahçesindeki klinikte bu yıl kestirmece bin hayvan tedavi edildi. Bu hayvan bilimi ortada ise sunu fazla kuşlar ile kişmiri yoluna sık sık çıkan tilkiler vadi alıyor.

Otomobil çarpması sonucu kanatlarında kırık oluşan doğan ve peçeli baykuşa, klinikte yapılan engelleme AA ekiplerince görüntülendi.

İki efsanevi tedavilerinin peşi sıra tıpkı süre rehabilitasyonları amacıyla nazik kafeslere konulacak peşi sıra tebahhur antrenmanları yaptıktan sonradan aşılanmamış hayatına bırakılacak.

Kliniğe yavruyken yaralı halde getirilen ve tedavisi tamamlanan tilki da iyileştirme süreci amacıyla kafese makbuz.

“Dönemeyecek olanlar ailemizin parçası oluyor”

Antalya Katıksız Dirim Parkı Müdürü Aygül Arsun, AA muhabirine, hayvan bilimi bahçelerinin tıpkısı zamanda çandır hayatına balaban katkıları olduğunu söyledi.

Klinik kadar çalıştıklarını rapor fail Arsun, “Antalya havzası karışık hayatı açısından çok zengin. Maatteessüf çokça fazla gaileli karışık hayvanımız oluyor. Hele ateşli cebe yaralanmaları, otomobil çarpmaları, zindelik tellerine darp ve tarım ilaçları ile zehirlenme zımnında melez hayvanları kliniğimize geliyor. Tedavilerinin peşi sıra doğaya salıyoruz fakat dönemeyecek olanlar ailemizin tıpkısı parçası oluyor.” diye niteleyerek konuştu.

Ankara Üniversitesi Yaban Hayatı Merkezinden 2 darı akbabası geldiğini dile getiren Arsun, şunları anlattı:

“Tedavi süreçleri bitti. Pervaz kafeslerimizde doğaya dönecekleri haset bekliyorlar. Parafin olan akbaba her iki bacağında kırık olduğu üzere bizimle kalacak, siyah olanı doğaya bırakacağız. Çorlu zooloji amacıyla un kurdu ile morio kurdu üretiyoruz. Protein açısından ensesi kalın olan bu kurtları hayvanların ıslah sürecinde ağızotu yerine kullanıyoruz. Kurtları mütenevvi yiyeceklerin içerisine koyarak bulup yemelerini sağlıyoruz. Sonunda aşılanmamış hayvanlarının zihinlerini çalıştırarak eşya aramalarını sağlıyoruz.”

Arsun, ayrıca zooloji bahçesinde 5 çevrim önce dünyaya mevrut sıpanın üstelik ziyaretçiler yoluyla iri demet gördüğünü sözlerine ekledi.

Share: